Piastres İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Piastres İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Piastres Nedir?


Piastres, birçok ülkede kullanılan para birimi adıdır. Özellikle Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da yaygın olarak kullanılmaktadır.

Örnek cümleler:

  1. I exchanged my dollars for Egyptian piastres at the airport. (Dolarlarımı havaalanında Mısır piastresi ile değiştirdim.)
  2. The price of a cup of coffee in Lebanon is around 3000 Lebanese piastres. (Lübnan’da bir fincan kahvenin fiyatı yaklaşık 3000 Lübnan piastresidir.)
  3. The old man showed me his collection of antique coins, including some piastres from the Ottoman Empire. (Yaşlı adam, Osmanlı İmparatorluğu’ndan bazı piastreler de dahil olmak üzere antika madeni paralarının koleksiyonunu bana gösterdi.)
  4. The bank teller gave me 500 Syrian piastres in change. (Banka görevlisi, bana 500 Suriye piastresi verdi.)
  5. The taxi driver quoted me a fare of 1000 Lebanese piastres for the ride. (Taksi şoförü, sürüş için bana 1000 Lübnan piastresi ücret teklif etti.)
  6. My grandfather used to keep a jar full of old piastres from his travels. (Dedem, seyahatlerinden biriktirdiği eski piastreleri dolu bir kavanozda saklardı.)
  7. The currency exchange booth at the mall offered a good rate for Turkish piastres. (Avm’deki döviz bürosu, Türk piastreleri için iyi bir kuruş sundu.)
  8. The street vendor was selling handmade bracelets for only 500 Moroccan piastres each. (Sokak satıcısı, sadece 500 Fas piastresi karşılığında el yapımı bilezikler satıyordu.)
  9. The cafe in downtown Tunis accepted payment in euros, dollars, or Tunisian piastres. (Tunus şehir merkezindeki kafe, ödeme olarak euro, dolar veya Tunus piastresi kabul etti.)
  10. The market in Cairo was bustling with vendors selling spices, textiles, and piastres. (Kahire’deki pazar, baharat, tekstil ve piastreler satan satıcılarla doluydu.)
  11. The street performer was playing music for tips in Algerian piastres. (Sokak sanatçısı, Cezayir piastreleri ile bahşiş için müzik çalıyordu.)
  12. The coins in the ancient treasure chest included some piastres from the Ottoman era. (Eski hazine sandığında bulunan paralar arasında Osmanlı döneminden bazı piastreler de vardı.)
  13. The souvenir shop offered small pouches of Moroccan piastres as a novelty item. (Hediyelik eşya mağazası, Fas piastrelerinin küçük torbalarını bir yenilik olarak sundu.)
  14. The bazaar in Istanbul was filled with merchants selling rugs, spices, and Ottoman piastres
  1. The street food vendor in Amman charged me 5 Jordanian piastres for a falafel sandwich. (Amman’daki sokak yemeği satıcısı, bir falafel sandviçi için benden 5 Ürdün piastresi talep etti.)
  2. The antique shop had a rare collection of Lebanese piastres from the 1930s. (Antika dükkanında, 1930’lardan Lübnan piastrelerinden nadir bir koleksiyon vardı.)
  3. The money changer in Marrakesh gave me a better rate for euros than for Moroccan piastres. (Marrakeş’teki döviz bürosu, Fas piastreleri yerine euro için bana daha iyi bir kuruş verdi.)
  4. The bus fare in Damascus was only a few Syrian piastres. (Şam’da otobüs ücreti sadece birkaç Suriye piastresi idi.)
  5. The jewelry shop displayed a necklace with a pendant made from an antique Ottoman piastre. (Mücevher dükkanı, antika bir Osmanlı piastresinden yapılmış bir kolye ile süslenmiş bir kolye sergiledi.)
  6. The street market in Tunis was a great place to find bargains on Tunisian piastres and local handicrafts. (Tunus’taki sokak pazarı, Tunus piastreleri ve yerel el sanatları için fırsatlar bulmak için harika bir yerdi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.