Permit İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Permit İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Permit Nedir?

Permit, izin veya ruhsat anlamına gelen bir kelime olarak kullanılır.

Örnek cümleler:

1. I need a permit to build a new house. (Yeni bir ev inşa etmek için izne ihtiyacım var.)
2. The company has obtained a permit to drill for oil in the area. (Şirket bölgede petrol aramak için izin almıştır.)
3. You cannot enter the building without a visitor’s permit. (Ziyaretçi izni olmadan binaya giremezsiniz.)
4. He was denied a permit to carry a concealed weapon. (Gizli bir silah taşıma izni reddedildi.)
5. The city council approved a permit for the construction of a new stadium. (Şehir meclisi yeni bir stadyumun inşaatı için izin onayladı.)
6. Please make sure you have a parking permit before leaving your car here. (Aracınızı burada bırakmadan önce park izniniz olduğundan emin olun.)
7. The government issued a permit for the shipment of hazardous materials. (Hükümet tehlikeli maddelerin sevkiyatı için bir izin verdi.)
8. You need a permit to fish in this lake. (Bu gölde balık avlamak için izne ihtiyacınız var.)
9. The construction company applied for a permit to demolish the old building. (İnşaat şirketi eski binayı yıkmak için izin başvurusunda bulundu.)
10. The permit allows you to park in the designated area for up to two hours. (İzin, belirlenen alanda en fazla iki saat park etmenize izin verir.)
11. You cannot legally operate a business without the proper permits. (Uygun izinler olmadan yasal olarak bir işletme işletemezsiniz.)
12. The permit application was rejected due to incomplete information. (İzin başvurusu eksik bilgi nedeniyle reddedildi.)
13. The film crew was granted a permit to shoot in the national park. (Film ekibi, milli parkta çekim yapmak için bir izin verildi.)
14. You need a permit to cut down trees in this area. (Bu bölgedeki ağaçları kesmek için bir izne ihtiyacınız var.)
15. The city requires a permit for any outdoor gatherings larger than 50 people. (Şehir, 50’den fazla kişinin katıldığı herhangi bir açık hava etkinliği için izin gerektirir

16. The homeowner was fined for building a fence without a permit. (Ev sahibi izinsiz bir şekilde çit inşa ettiği için cezalandırıldı.)
17. The company had to renew its permit to operate the hazardous waste facility. (Şirket tehlikeli atık tesisini işletmek için iznini yenilemek zorunda kaldı.)
18. The permit process can take several weeks, so apply early. (İzin süreci birkaç hafta sürebilir, bu yüzden erken başvurun.)
19. The museum received a permit to display a rare artifact. (Müze nadir bir eseri sergilemek için bir izin aldı.)
20. The city requires a permit for any changes to the exterior of a building. (Şehir, bir binanın dışındaki herhangi bir değişiklik için izin gerektirir.)