Permission İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Permission İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Permission (izin, müsaade)

Permission kelimesi, bir eylem ya da aktivite için gerekli olan izin ya da müsaade anlamına gelir. Bu kelime, birçok farklı durumda kullanılabilir. İşte 20 örnek cümle:

  1. I need your permission to use your computer. (Senin bilgisayarını kullanmak için iznine ihtiyacım var.)
  2. I asked for permission to leave early. (Erken çıkmak için izin istedim.)
  3. He gave me permission to borrow his car. (Arabasını ödünç almak için izin verdi.)
  4. You must have permission to enter the building. (Bina içine girmek için izin almanız gerekiyor.)
  5. I don’t have permission to access that file. (O dosyaya erişim iznim yok.)
  6. She granted permission for the project to proceed. (Projenin devam etmesi için izin verdi.)
  7. I need permission from my boss to take time off work. (İşten izin almak için patronumdan izin istemem gerekiyor.)
  8. Permission to board the plane was granted after security checks were completed. (Güvenlik kontrolleri tamamlandıktan sonra uçağa biniş izni verildi.)
  9. I have permission to use the company’s resources for this project. (Bu proje için şirket kaynaklarını kullanma iznim var.)
  10. She was denied permission to attend the party. (Partiye katılma izni reddedildi.)
  11. Permission to film in the park must be obtained in advance. (Parkta çekim yapmak için önceden izin alınması gerekiyor.)
  12. I received permission to extend the deadline for the project. (Projenin bitiş tarihini uzatma izni aldım.)
  13. We were given permission to set up a booth at the conference. (Konferansta bir stant kurmak için izin verildi.)
  14. I had to ask permission from the teacher to leave the classroom. (Sınıftan çıkmak için öğretmenden izin almam gerekti.)
  15. The company policy requires permission from a supervisor for any major purchases. (Şirket politikası büyük satın alımlar için bir yöneticiden izin istenmesini gerektirir.)
  16. I received permission from the city to hold the event in the park. (Etkinliği parkta düzenleme iznini şehirden aldım.)
  17. Permission to access the database

was granted to the IT team. (Veritabanına erişim izni, IT ekibine verildi.)
18. She asked permission to leave the meeting early. (Toplantıdan erken ayrılmak için izin istedi.)

  1. I had to get permission from my parents to go on the trip. (Yola çıkmak için ebeveynlerimden izin almam gerekti.)
  2. Permission to reprint the article was granted by the publisher. (Makalenin yeniden basımı için yayıncı tarafından izin verildi.)

Bu cümlelerde permission kelimesi, izin isteme, izin verme, izin alma, izin reddetme gibi farklı durumlarda kullanılmıştır. Bu örnekler, permission kelimesinin farklı bağlamlarda nasıl kullanılabileceğini göstermektedir.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.