Participation İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Participation İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Participation

Participation, “katılım” anlamına gelir. Bu kelime, bir faaliyete, olaya veya organizasyona aktif olarak katılımı ifade eder.

Örnek cümleler:

1. Active participation in class discussions is crucial for academic success. (Sınıf tartışmalarına aktif katılım, akademik başarı için önemlidir.)
2. We encourage employee participation in company events to foster team building. (Takım oluşturma için şirket etkinliklerinde çalışan katılımını teşvik ediyoruz.)
3. Parent participation is vital to a child’s education. (Ebeveyn katılımı, bir çocuğun eğitimi için hayati önem taşır.)
4. Political participation is essential for a healthy democracy. (Sağlıklı bir demokrasi için siyasi katılım hayati önem taşır.)
5. The success of the project relied on the participation of all team members. (Projenin başarısı, tüm takım üyelerinin katılımına dayanıyordu.)
6. Lack of student participation in extracurricular activities is a concern for the school. (Okul için öğrenci dışı etkinliklere katılım eksikliği bir endişe kaynağıdır.)
7. We need to increase citizen participation in local government. (Yerel yönetimde vatandaş katılımını artırmamız gerekiyor.)
8. Participation in sports can have many health benefits. (Sporlara katılım, birçok sağlık faydası sağlayabilir.)
9. The success of the charity event was due to the enthusiastic participation of volunteers. (Hayırseverlik etkinliğinin başarısı, gönüllülerin coşkulu katılımına bağlıydı.)
10. Participation in the arts can enhance creativity and self-expression. (Sanata katılım, yaratıcılığı ve özgür ifadeyi artırabilir.)
11. We welcome the participation of all community members in our neighborhood watch program. (Mahalle gözetim programımızda tüm topluluk üyelerinin katılımını memnuniyetle karşılıyoruz.)
12. Voter participation is important for a fair and representative democracy. (Adil ve temsilci bir demokrasi için seçmen katılımı önemlidir.)
13. Employee participation in decision-making can increase job satisfaction and motivation. (Karar verme sürecine çalışanların katılımı, iş tatmini ve motivasyonunu artırabilir.)
14. Parent-teacher participation can improve communication and understanding between home and school. (Ebeveyn-öğretmen katılımı, ev ile okul arasındaki iletişimi ve anlayışı geliştirebilir.)
15. Youth participation in community service can help build character and leadership skills. (Gençlerin topluluk hizmetine katılımı, karakter ve liderlik becerilerini geliştirmeye yardımcı olabilir.)
16. Employee participation in training programs can improve job performance and productivity. (Eğitim programlarına çalışan katılımı, iş performansını ve verimliliği artırabilir.)
17. The success of the fundraising campaign depended on the

participation of donors and sponsors. (Bağışçıların ve sponsorların katılımına bağlı olarak, bağış toplama kampanyasının başarısı mümkündü.)
18. Increased participation in renewable energy initiatives is crucial for a sustainable future. (Yenilenebilir enerji girişimlerine artan katılım, sürdürülebilir bir gelecek için hayati önem taşır.)

19. Participation in volunteer work can provide valuable experience and skills for future career opportunities. (Gönüllü çalışmaya katılmak, gelecekteki kariyer fırsatları için değerli deneyim ve beceriler sağlayabilir.)
20. Community participation in urban planning can ensure that the needs and voices of all residents are heard and considered. (Kent planlamasında topluluk katılımı, tüm sakinlerin ihtiyaçlarının ve seslerinin duyulup dikkate alınmasını sağlayabilir.)