Other İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Other İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Other Nedir?

Other, “diğer” veya “başka” anlamına gelen bir sıfat veya zamirdir. İngilizce dilinde oldukça yaygın kullanılır.

Örnek cümleler:

1. I have a lot of books, but I also have some other things to do. (Benim çok kitabım var, ama başka yapacak şeylerim de var.)
2. She didn’t like that dress, so she chose another one. (O elbiseyi beğenmedi, o yüzden başka bir tane seçti.)
3. We can’t just focus on one problem, we need to consider other issues as well. (Sadece bir soruna odaklanamayız, başka konuları da düşünmemiz gerekiyor.)
4. He was looking for his keys in his pockets, but found some other things instead. (Anahtarlarını ceplerinde arıyordu, ama yerine başka şeyler buldu.)
5. If you don’t like this movie, we can watch something other. (Eğer bu filmi sevmezsen, başka bir şey izleyebiliriz.)
6. She’s not just a singer, she’s also an actress and a writer among other things. (O sadece bir şarkıcı değil, diğer şeyler arasında bir oyuncu ve yazar da.)
7. There are many other options to choose from. (Seçebileceğiniz birçok başka seçenek var.)
8. I don’t want this shirt, can you show me some other ones? (Bu gömleği istemiyorum, bana başka birkaçını gösterebilir misin?)
9. He had a lot of questions about the project, and many others came up during the meeting. (Proje hakkında birçok sorusu vardı ve toplantı sırasında birçok diğer soru da ortaya çıktı.)
10. She didn’t like any of the songs on the radio, so she switched to another station. (Radyodaki şarkılardan hiçbirini sevmedi, o yüzden başka bir istasyona geçti.)
11. I have other plans for tonight, sorry. (Bu gece için başka planlarım var, üzgünüm.)
12. He doesn’t just play soccer, he’s also good at other sports. (O sadece futbol oynamaz, diğer sporlarda da iyidir.)
13. There were only two flavors left, so she had to choose the other one. (Sadece iki tane lezzet kalmıştı, o yüzden diğerini seçmek zorunda kaldı.)
14. He’s not just a doctor, he’s also a scientist and a researcher among other things. (O sadece bir doktor değil, diğer şeyler arasında bir bilim adamı ve araştırmacı da.)
15. She didn’t like the first restaurant we went to, so we tried some other ones. (İlk gittiğimiz restoranı sevmedi, o yüzden başka birkaçını denedik.)
16. I’ve read this book before, so I need to find another one to read. (Bu kitabı önceden okudum, o yüz

17. He didn’t have the right tool for the job, so he had to use other ones. (İşi yapmak için doğru aracı yoktu, o yüzden başka araçlar kullandı.)
18. I don’t like this flavor, can I try the other one? (Bu tadı sevmiyorum, diğerini deneyebilir miyim?)
19. The first option didn’t work, so we had to consider other possibilities. (İlk seçenek işe yaramadı, o yüzden başka olasılıkları düşünmek zorunda kaldık.)
20. He’s not like other people, he has his own unique personality. (O diğer insanlar gibi değil, kendi benzersiz kişiliği var.)

Türkçe Karşılıkları:

1. diğer, başka
2. başka bir tane
3. diğer konular
4. başka şeyler
5. başka bir şey
6. diğer şeyler arasında
7. başka seçenekler
8. başka birkaçı
9. birçok diğer soru
10. başka bir istasyon
11. başka planlar
12. diğer sporlar
13. diğerini
14. diğer şeyler arasında
15. başka birkaçı
16. başka bir kitap
17. başka araçlar
18. diğerini
19. başka olasılıklar
20. diğer insanlar