Omen İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Omen İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Omen

Omen, bir olayın gelecekteki bir sonucunu öngörmek için kullanılan bir işaret veya işaretlerdir. Omen genellikle bir uyarı veya öngörü olarak kabul edilir.

İşte, “omen” kelimesiyle kullanılabilecek 20 örnek cümle:

1. The sudden appearance of a black cat is often seen as an omen of bad luck. (Siyah bir kedinin aniden ortaya çıkması genellikle kötü şansın bir işareti olarak görülür.)
2. The dark clouds were an omen of the storm that was coming. (Karanlık bulutlar, gelen fırtınanın bir işaretiydi.)
3. The howling of wolves at night can be an omen of danger. (Gece kurtların uluması, tehlikenin bir işareti olabilir.)
4. Seeing a shooting star is often seen as an omen of good luck. (Bir yıldız kayması görmek genellikle iyi şansın bir işareti olarak kabul edilir.)
5. The sudden drop in temperature was an omen of the winter that was coming. (Ani sıcaklık düşüşü, gelen kışın bir işaretiydi.)
6. The eerie silence in the forest was an omen of something ominous. (Ormandaki ürkütücü sessizlik, kötü bir şeyin işaretiydi.)
7. The crow circling overhead was seen as an omen of death. (Başımızın üzerinde dolaşan karga, ölümün bir işareti olarak görüldü.)
8. The red sky at night was seen as an omen of good weather the next day. (Akşam kızıl gökyüzü, ertesi günün iyi bir hava durumunun işareti olarak görüldü.)
9. A broken mirror is often seen as an omen of bad luck. (Kırık bir ayna genellikle kötü şansın bir işareti olarak kabul edilir.)
10. The sound of church bells is seen as an omen of good news. (Kilise çanlarının sesi, iyi haberlerin bir işareti olarak kabul edilir.)
11. The full moon is often seen as an omen of mystery and intrigue. (Dolunay genellikle gizem ve entrikanın bir işareti olarak görülür.)
12. The sudden gusts of wind were seen as an omen of the tornado that was coming. (Aniden esen rüzgarlar, gelen tornado’nun bir işareti olarak görüldü.)
13. The sudden appearance of a rainbow was seen as an omen of hope. (Aniden ortaya çıkan bir gökkuşağı, umudun bir işareti olarak kabul edildi.)
14. The black dog wandering the streets was seen as an omen of death. (Sokaklarda dolaşan siyah köpek, ölümün bir işareti olarak görüldü.)
15. The sudden appearance of a butterfly was seen as an omen of transformation. (Aniden ortaya çıkan bir kelebek, dönüşümün bir işareti olarak görü

16. The sudden appearance of a full-grown owl during the day was seen as an omen of a death in the family. (Gündüz vakti tam yetişkin bir baykuşun aniden ortaya çıkması, ailede bir ölümün işareti olarak görüldü.)
17. The sudden appearance of a shooting star during an important event was seen as an omen of good luck for the event. (Önemli bir etkinlik sırasında aniden bir yıldız kayması görülmesi, etkinliğe iyi şansın bir işareti olarak kabul edildi.)
18. The sudden thunderstorm was seen as an omen of the upcoming monsoon season. (Aniden başlayan gök gürültülü fırtına, yaklaşan muson mevsiminin bir işareti olarak görüldü.)
19. The sudden change in a person’s behavior was seen as an omen of an upcoming crisis. (Bir kişinin davranışındaki aniden değişiklik, yaklaşan bir krizin bir işareti olarak görüldü.)
20. The sudden appearance of a snake in the garden was seen as an omen of danger. (Bahçede aniden ortaya çıkan bir yılan, tehlikenin bir işareti olarak görüldü.)