Obtain İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Obtain İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Obtain (elde etmek, edinmek)

Obtain kelimesi, bir şeyi elde etmek, kazanmak veya edinmek anlamında kullanılan bir fiildir. Aşağıda, obtain kelimesinin örnek cümlelerini ve Türkçe karşılıklarını bulabilirsiniz:

  1. She was able to obtain a scholarship to study in the United States. (O, Amerika’da okumak için bir burs elde etmeyi başardı.)
  2. I need to obtain permission from my boss before I can take a day off. (Bir gün izin almadan önce patronumdan izin almam gerekiyor.)
  3. The company was able to obtain a patent for their new product. (Şirket, yeni ürünleri için bir patent elde etmeyi başardı.)
  4. We will do our best to obtain a fair settlement for our client. (Müvekkilimiz için adil bir anlaşma elde etmek için elimizden geleni yapacağız.)
  5. He tried to obtain a loan from the bank, but his application was rejected. (Bankadan bir kredi elde etmeye çalıştı, ancak başvurusu reddedildi.)
  6. It is difficult to obtain fresh produce in the middle of winter. (Kışın ortasında taze ürün elde etmek zordur.)
  7. The team was able to obtain a victory in the final minutes of the game. (Takım, oyunun son dakikalarında bir zafer elde etmeyi başardı.)
  8. I was finally able to obtain a copy of the book I had been searching for. (Sonunda aradığım kitabın bir kopyasını edinmeyi başardım.)
  9. The police were able to obtain a confession from the suspect. (Polis, şüpheliden bir itiraf elde etmeyi başardı.)
  10. The company needs to obtain more funding in order to expand. (Şirketin büyümek için daha fazla finansman elde etmesi gerekiyor.)
  11. We were able to obtain tickets to the sold-out concert. (Tükendiği halde konsere bilet elde etmeyi başardık.)
  12. The government is working to obtain a ceasefire in the region. (Hükümet, bölgede ateşkes sağlamak için çalışıyor.)
  13. She obtained a degree in psychology from the university. (O, üniversiteden psikoloji derecesi aldı.)
  14. The team was unable to obtain the necessary permits for the project. (Takım, projeleri için gerekli izinleri elde edemedi.)
  15. The company has been trying to obtain a license to operate in the country. (Şirket, ülkede faaliyet göstermek için bir lisans elde etmeye çalışıyor.)
  16. The museum was able to obtain a rare painting for its collection. (Müze, koleksiyonu için nadir bir tablo elde etmeyi başardı.)
  17. She obtained a loan from her parents to start her own business. (Kendi işine başlamak için ailesinden bir kredi aldı.)
  18. The researchers were able to obtain new data that supports their hypothesis. (

Ayrıca, obtain kelimesi aşağıdaki şekillerde de kullanılabilir:

  1. The information can be obtained through the company’s website. (Bilgi, şirketin web sitesi aracılığıyla edinilebilir.)
  2. The student was able to obtain a high score on the exam. (Öğrenci, sınavda yüksek bir puan elde etmeyi başardı.)

Yukarıdaki örneklerden de görülebileceği gibi, obtain kelimesi farklı bağlamlarda kullanılabilir ve elde etmek, kazanmak veya edinmek anlamlarını taşır.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.