Nostril İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Nostril İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Nostril Nedir?

Nostril, burun deliklerine verilen isimdir. Burun delikleri, burun boşluğuna açılan iki açıklıktır. Nostril, insanlarda ve hayvanlarda solunumun yanı sıra koku alma işlevini de yerine getirir.

Örnek Cümleler:


1. My nostrils are stuffed up, and I can’t breathe properly. (Burun deliklerim tıkalı ve düzgün nefes alamıyorum.)
2. The fragrance of the flowers filled my nostrils. (Çiçeklerin kokusu burun deliklerimi doldurdu.)
3. The horse flared its nostrils and snorted in anger. (At, öfkeyle burun deliklerini genişletti ve homurdandı.)
4. The diver had to hold his nostrils shut while he was underwater. (Dalışçı, su altındayken burun deliklerini kapalı tutmak zorunda kaldı.)
5. The smoke from the fire burned my nostrils. (Ateşin dumanı burun deliklerimi yaktı.)
6. The doctor examined the patient’s nostrils for any signs of infection. (Doktor, enfeksiyon belirtileri açısından hastanın burun deliklerini inceledi.)
7. The dog sniffed the ground with its nostrils. (Köpek, burun delikleriyle yere kokladı.)
8. She put her index finger on her nostril and blew the other one. (İşaret parmağını burun deliğinin üzerine koydu ve diğerini üfledi.)
9. The scent of fresh baked bread filled my nostrils. (Taze pişmiş ekmek kokusu burun deliklerimi doldurdu.)
10. His nostrils flared when he saw the injustice being done. (Adaletsizlik yapıldığını görünce burun delikleri genişledi.)
11. The surgeon had to insert a tube through the patient’s nostril to help with breathing. (Cerrah, nefes almaya yardımcı olmak için hastanın burun deliği içinden bir tüp yerleştirmek zorunda kaldı.)
12. The horse’s nostrils were caked with mud from the trail. (Atın burun delikleri patikadan çamurdan doluydu.)
13. The wrestler flared his nostrils and let out a fierce roar. (Güreşçi, burun deliklerini genişletti ve sert bir kükreme çıkardı.)
14. The smell of the garbage was overpowering, and it made my nostrils twitch. (Çöp kokusu baskındı ve burun deliklerim kasıldı.)
15. She had a nose ring that hung from her nostril. (Burnundan sarkan bir burun halkası vardı.)
16. The cat sneezed, and a tiny ball of fur shot out of its nostril. (Kedi hapşırdı ve burun deliğinden küçük bir tüy topu çıktı.)
17. The athlete took a deep breath through his nostrils before starting the race. (Atlet, yarışa başlam

adan önce burun deliklerinden derin bir nefes aldı.)
18. The doctor used a small camera to examine the inside of the patient’s nostrils. (Doktor, hastanın burun deliklerinin içini incelemek için küçük bir kamera kullandı.)

  1. The spicy food made my nostrils tingle. (Baharatlı yemek burun deliklerimi karıncalandırdı.)
  2. The bird had a small feather stuck in its nostril. (Kuşun burun deliğinde küçük bir tüy sıkışmıştı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.