Noose İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Noose İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Noose (İp bağı)

Noose, genellikle ip veya tel kullanılarak yapılan bir düğüm türüdür. Birçok farklı amaç için kullanılabilir, ancak yanlış kullanımı tehlikeli olabilir ve ölümcül sonuçlara yol açabilir.

1. He tied a noose and hung it from the tree. (O bir ip bağı bağladı ve ağaçtan astı.)
2. The noose around the animal’s neck tightened as it struggled to escape. (Hayvanın boynundaki ip bağı, kaçmaya çalışırken sıkıştı.)
3. The detective noticed a noose hanging from the ceiling. ( Dedektif tavana asılı bir ip bağı fark etti.)
4. She made a noose with the rope and put it over the beam. (İpi bir ip bağı haline getirdi ve kirişin üzerine yerleştirdi.)
5. The executioner tightened the noose around the criminal’s neck. (Cellat suçlunun boynundaki ip bağını sıktı.)
6. He found a noose in the garage and wondered why it was there. (Garajda bir ip bağı buldu ve neden orada olduğunu merak etti.)
7. The noose slipped from her hand and fell to the ground. (İp bağı elinden kaydı ve yere düştü.)
8. She used a noose to catch the runaway horse. (Kaçan atı yakalamak için bir ip bağı kullandı.)
9. The noose was tied tightly around the package to keep it from falling apart. (Paketin parçalanmaması için ip bağı sıkıca bağlandı.)
10. He wrapped the rope around the post and tied a noose at the end. (İpi direğin etrafına sardı ve sonunda bir ip bağı bağladı.)
11. The noose was too loose and the prisoner was able to escape. (İp bağı çok gevşekti ve mahkum kaçmayı başardı.)
12. He accidentally put his head through the noose and panicked. (Tesadüfen kafasını ip bağına soktu ve panikledi.)
13. She used a noose to hang the birdhouse from a tree branch. (Kuş evini bir ağaç dalına asmak için bir ip bağı kullandı.)
14. The noose was

    tied in a way that allowed for quick release in case of emergency. (İp bağı acil durumda hızlı bir şekilde çözülebilecek şekilde bağlandı.)

15. He twisted the wire into a noose and used it to catch fish. (Telin bir ip bağına dönüştürdü ve balık tutmak için kullandı.)
16. The noose was the key piece of evidence in the murder investigation. (İp bağı cinayet soruşturmasındaki temel delil idi.)
17. He tied a noose in the rope to make it easier to climb. (Tırmanmayı kolaylaştırmak için ipin içine bir ip bağı bağladı.)
18. The noose was used in the old days for hangings. (İp bağı eski günlerde idamlar için kullanılırdı.)
19. The hunter set a noose trap to catch the wild boar. (Avcı yaban domuzu yakalamak için bir ip bağı tuzak kurdu.)
20. He couldn’t untie the noose and had to call for help. (İp bağını çözemiyordu ve yardım çağırmak zorunda kaldı.)
21. The noose was a symbol of death in many cultures. (İp bağı birçok kültürde ölümün sembolüdür.)
22. She looped the rope into a noose and threw it over the fence. (İpi bir ip bağı haline getirdi ve çit üzerine attı.)

Not: Lütfen noose’un yanlış kullanımının tehlikeli olduğunu unutmayın ve bu cümleler sadece örnek amaçlı verilmiştir.