Undertaking İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Undertaking
Undertaking, “girişim” veya “söz verilen iş” anlamına gelir. Ayrıca, “cesaret” veya “kararlılık” anlamında da kullanılabilir.
Örnek cümleler:
- I have taken on a new undertaking to improve my public speaking skills. (Yeni bir girişimde bulundum ve kamusal konuşma becerilerimi geliştirmeye karar verdim.)
- The company made an undertaking to reduce its carbon footprint. (Şirket, karbon ayak izini azaltma sözü verdi.)
- He showed great undertaking when he decided to climb Mount Everest. (Everest Dağı’na tırmanmaya karar verdiğinde büyük bir cesaret gösterdi.)
- My friend’s undertaking to quit smoking has been successful so far. (Arkadaşımın sigarayı bırakma kararı şimdiye kadar başarılı oldu.)
- The undertaking to build a new hospital has been delayed due to funding issues. (Yeni bir hastane yapma sözü, finansman sorunları nedeniyle gecikti.)
- She made an undertaking to finish the project on time. (Proje zamanında bitirme sözü verdi.)
- Undertakings like this require a lot of planning and preparation. (Böyle girişimler, çok planlama ve hazırlık gerektirir.)
- The company’s undertaking to hire more women in leadership positions is a step in the right direction. (Şirketin liderlik pozisyonlarında daha fazla kadın işe almayı taahhüt etmesi doğru bir adımdır.)
- We need someone with the skills and undertaking to lead this project. (Bu proje için liderlik etme becerilerine ve cesaretine sahip biri gerekiyor.)
- Undertaking a new business venture is always risky, but it can also be very rewarding. (Yeni bir iş girişiminde bulunmak her zaman risklidir, ancak aynı zamanda çok ödüllendirici de olabilir.)
- The government has undertaken a major overhaul of the education system. (Hükümet, eğitim sistemini büyük ölçüde yeniden düzenlemeyi üstlendi.)
- She showed great undertaking when she decided to start her own business. (Kendi işini kurmaya karar verdiğinde büyük bir cesaret gösterdi.)
- Undertaking a new hobby can be a great way to relieve stress. (Yeni bir hobinin üstlenilmesi, stresi azaltmanın harika bir yol olabilir.)
- The company’s undertaking to reduce waste has led to significant cost savings. (Atık azaltma taahhüdü, önemli maliyet tasarruflarına yol açtı.)
- Undertaking a new project can be daunting, but it’s important to take risks and try new things. (Yeni bir projenin üstlenilmesi korkutucu olabilir, ancak risk almaya ve yeni şeyler denemeye önemlidir.)
- The undertaking to clean up the river has been a long and difficult process. (Nehri temizlemek için yapılan girişim, uzun ve zor
- Undertaking a fitness program requires commitment and dedication. (Fitness programı üstlenmek, kararlılık ve özveri gerektirir.)
- The company’s undertaking to provide better customer service has resulted in higher customer satisfaction ratings. (Daha iyi müşteri hizmeti sağlama sözü, daha yüksek müşteri memnuniyeti puanlarına yol açtı.)
- Undertaking a DIY home renovation project can save you money, but it also requires a lot of time and effort. (Evde DIY tadilat projesi üstlenmek size para kazandırabilir, ancak aynı zamanda çok zaman ve çaba gerektirir.)
- The student’s undertaking to improve her grades paid off when she received a scholarship to attend college. (Öğrencinin notlarını düzeltme taahhüdü, kolejde okumak için bir burs kazandığında kendisini ödüllendirdi.)
Hemen Yorum Yaz