Diamond İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Diamond İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Diamond

Diamond, Türkçe anlamı elmas olan bir değerli taştır. Elmas, en sert doğal mineraldir ve genellikle mücevherlerde kullanılır. Ayrıca endüstriyel kullanımlar için de değerlidir.

Örnek cümleler:

  1. My engagement ring has a beautiful diamond in it. (Nişan yüzüğümde güzel bir elmas var.)
  2. Diamonds are formed under high pressure and heat deep inside the Earth. (Elmaslar dünya derinliklerinde yüksek basınç ve sıcaklık altında oluşur.)
  3. The diamond industry is worth billions of dollars. (Elmas endüstrisi milyarlarca dolar değerindedir.)
  4. The thieves stole a diamond necklace from the jewelry store. (Hırsızlar mücevher mağazasından bir elmas kolye çaldı.)
  5. The crown jewel of England is the largest diamond in the world. (İngiltere’nin taç mücevheri dünyanın en büyük elmasıdır.)
  6. The diamond cutter carefully shaped the rough diamond into a stunning gem. (Elmas kesici, kaba elması dikkatlice şekillendirerek göz alıcı bir mücevhere dönüştürdü.)
  7. The diamond earrings were a gift from her husband on their anniversary. (Elmas küpeler, evlilik yıldönümlerinde kocasından gelen bir hediye idi.)
  8. The engagement ring had a small diamond in the center. (Nişan yüzüğünde merkezde küçük bir elmas vardı.)
  9. The diamond mine in Africa is one of the largest in the world. (Afrika’daki elmas madeni dünyanın en büyüklerinden biridir.)
  10. She was wearing a diamond tiara at the royal ball. (Kraliyet balosunda elmas bir taç takıyordu.)
  11. The company specializes in cutting and polishing diamonds. (Şirket elmas kesimi ve parlatması konusunda uzmanlaşmıştır.)
  12. The diamond ring was passed down from her grandmother. (Elmas yüzük, büyükannesi tarafından miras kalmıştı.)
  13. The necklace was adorned with a large diamond pendant. (Kolye, büyük bir elmas kolye ile süslenmişti.)
  14. The diamond on her finger sparkled in the sunlight. (Parmağındaki elmas güneşte parladı.)
  15. The thieves attempted to steal a diamond worth millions from the museum. (Hırsızlar, müzeden milyonlarca değerinde bir elmas çalmaya çalıştı.)
  16. The diamond bracelet was a family heirloom. (Elmas bilezik, aile mirası idi.)
  17. The jeweler showed us several different diamond cuts. (Kuyumcu, bize birkaç farklı elmas kesimini gösterdi.)
  18. The diamond was set in a simple gold band. (Elmas, basit bir altın bant içinde yerleştirildi.)
  19. The tennis bracelet was encrusted with small diamonds. (Tenis bilekliği, küçük elmaslarla kaplıydı.)
  20. The diamond mine workers are

often underpaid and work in dangerous conditions. (Elmas maden işçileri genellikle düşük ücret alır ve tehlikeli koşullarda çalışır.)

(Türkçe karşılıklar kalın ve siyah renkte yazılmıştır.)

Bu örnek cümleler, diamond kelimesinin farklı bağlamlarda nasıl kullanılabileceğini göstermektedir. Elmasın hem estetik hem de endüstriyel kullanımları vardır ve her türlü mücevher, aksesuar ve sanayi ürünlerinde kullanılabilir. Ancak, elmasın çıkarılması ve işlenmesi, çoğu zaman tehlikeli koşullarda çalışan işçilerin olduğu bir endüstri olduğu için bu durum eleştirilmektedir.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.