Namely İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Namely İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Namely

Namely, Türkçe karşılığı olarak “yani” veya “şöyle ki” anlamına gelir. İngilizce cümlelerde sıklıkla kullanılır ve bir şeyi açıklamak, örneklendirmek veya belirtmek için kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. I love Italian food, namely pizza and pasta. (İtalyan yemeklerini seviyorum, yani pizza ve makarna.)
  2. She has three hobbies, namely reading, painting, and hiking. (Üç hobisi var, yani okuma, resim yapma ve yürüyüş.)
  3. The company has several branches, namely in New York, London, and Tokyo. (Şirketin birkaç şubesi var, yani New York’ta, Londra’da ve Tokyo’da.)
  4. The hotel offers many amenities, namely a swimming pool, a gym, and a restaurant. (Otel birçok olanak sunuyor, yani bir yüzme havuzu, bir spor salonu ve bir restoran.)
  5. There are four seasons in a year, namely spring, summer, fall, and winter. (Yılda dört mevsim var, yani bahar, yaz, sonbahar ve kış.)
  6. She has two cats, namely Fluffy and Mittens. (İki kedisi var, yani Tüylü ve Eldivenler.)
  7. The professor explained three theories, namely the theory of relativity, quantum mechanics, and thermodynamics. (Profesör üç teoriyi açıkladı, yani görelilik teorisi, kuantum mekaniği ve termodinamik.)
  8. The city has many famous landmarks, namely the Eiffel Tower, the Statue of Liberty, and the Big Ben. (Şehrin birçok ünlü simgesi var, yani Eyfel Kulesi, Özgürlük Heykeli ve Büyük Ben.)
  9. The team has three star players, namely John, Peter, and James. (Takımın üç yıldız oyuncusu var, yani John, Peter ve James.)
  10. The book covers three topics, namely history, science, and literature. (Kitap üç konuyu kapsıyor, yani tarih, bilim ve edebiyat.)
  11. The restaurant has three types of cuisine, namely Italian, Chinese, and Mexican. (Restoran üç çeşit mutfağı var, yani İtalyan, Çin ve Meksika.)
  12. The company produces three products, namely computers, smartphones, and tablets. (Şirket üç ürün üretiyor, yani bilgisayarlar, akıllı telefonlar ve tabletler.)
  13. The park has three playgrounds, namely for toddlers, children, and teenagers. (Parkta üç oyun alanı var, yani bebekler, çocuklar ve gençler için.)
  14. The museum has three sections, namely ancient history, modern art, and natural history. (Müzenin üç bölümü var, yani antik tarih, modern sanat ve doğal tarih.)
  15. The school has three levels, namely elementary, middle, and high school. (Okulun üç seviyesi var, yani ilkokul, ortaokul

ve lise.)
16. The store has three departments, namely clothing, electronics, and home goods. (Mağazanın üç bölümü var, yani giyim, elektronik ve ev gereçleri.)

  1. The report covers three main points, namely sales, marketing, and finance. (Rapor üç ana noktayı kapsıyor, yani satış, pazarlama ve finans.)
  2. The company has three goals, namely to increase profits, expand the customer base, and improve customer satisfaction. (Şirketin üç hedefi var, yani karlılığı artırmak, müşteri tabanını genişletmek ve müşteri memnuniyetini artırmak.)
  3. The project has three phases, namely planning, execution, and evaluation. (Projenin üç aşaması var, yani planlama, yürütme ve değerlendirme.)
  4. The film has three main characters, namely the hero, the villain, and the love interest. (Filmin üç ana karakteri var, yani kahraman, kötü adam ve aşk ilgisi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.