Munificence İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Munificence İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Munificence Nedir?


Munificence kelimesi, Türkçe karşılığı cömertlik olan İngilizce bir kelime olarak kullanılır. Bu kelime, bir kişinin ya da kurumun cömertliğini ifade etmek için kullanılır. Bir kişinin ya da kurumun, elindeki imkanları büyük bir cömertlikle kullanması, diğer insanlara yardım etmesi, bağış yapması veya iyilik yapması anlamında kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. His munificence has changed the lives of so many people. (Onun cömertliği, birçok insanın hayatını değiştirdi.)
  2. The company’s munificence is well-known in the community. (Şirketin cömertliği, toplumda iyi bilinir.)
  3. The king was known for his munificence towards his subjects. (Kral, vatandaşlarına karşı cömertliğiyle tanınırdı.)
  4. She showed munificence by donating a large sum of money to charity. (O, hayırseverliğini, hayır kurumuna büyük bir miktarda para bağışlayarak gösterdi.)
  5. The mayor’s munificence helped rebuild the town after the earthquake. (Belediye başkanının cömertliği, depremden sonra kasabayı yeniden inşa etmeye yardımcı oldu.)
  6. His munificence towards his family was unparalleled. (Ailesine karşı gösterdiği cömertlik, eşsizdi.)
  7. The company’s munificence extended beyond the workplace. (Şirketin cömertliği, işyerinin ötesine de uzandı.)
  8. The celebrity’s munificence was evident in his philanthropic work. (Ünlünün cömertliği, hayırsever çalışmalarında açıkça görülüyordu.)
  9. Her munificence towards the homeless was admirable. (Evsize karşı gösterdiği cömertlik takdire şayandı.)
  10. The munificence of the government was essential in rebuilding the city. (Hükümetin cömertliği, şehri yeniden inşa etmek için önemliydi.)
  11. The CEO’s munificence towards his employees earned him their loyalty. (CEO’nun çalışanlarına karşı gösterdiği cömertlik, onların sadakatini kazandırdı.)
  12. The church’s munificence helped many families during the pandemic. (Kilisenin cömertliği, pandemi sırasında birçok aileye yardım etti.)
  13. The munificence of the donor allowed the hospital to purchase new equipment. (Bağışçının cömertliği, hastanenin yeni ekipman satın almasına olanak tanıdı.)
  14. The king’s munificence was praised by his subjects. (Kralın cömertliği, vatandaşları tarafından övüldü.)
  15. The munificence of the philanthropist helped fund many important research projects. (Hayırseverin cömertliği, birçok önemli araştırma projesinin finanse edilmesine yard
  1. The charity organization’s munificence provided much-needed aid to disaster victims. (Hayır kurumunun cömertliği, felaket mağdurlarına çok ihtiyaç duyulan yardım sağladı.)
  2. His munificence towards his alma mater helped fund a new research center. (Okuluna karşı gösterdiği cömertlik, yeni bir araştırma merkezinin finanse edilmesine yardımcı oldu.)
  3. The munificence of the wealthy businessman was felt throughout the community. (Zengin iş adamının cömertliği, toplumun her yerinde hissedildi.)
  4. The politician’s munificence towards his constituents earned him their trust and respect. (Politikacının seçmenlerine karşı gösterdiği cömertlik, onların güvenini ve saygısını kazandırdı.)
  5. The museum’s munificence allowed for the acquisition of several valuable works of art. (Müzenin cömertliği, birkaç değerli sanat eserinin edinilmesine olanak tanıdı.)

(Türkçe anlamlarını da içeren İngilizce cümleleri mavi ve kalın, Türkçe çevirilerini ise normal yazı şeklinde yazdım.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.