Most İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Most İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Most İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Most, İngilizce bir sıfat veya zarf olup, “çoğunlukla” veya “en çok” anlamlarına gelir.

1. Most people enjoy listening to music. (Çoğu insan müzik dinlemekten keyif alır.)
2. Most of the students in the class passed the exam. (Sınıftaki öğrencilerin çoğu sınavı geçti.)
3. He spent most of his life in France. (O, hayatının çoğunu Fransa’da geçirdi.)
4. Most of the guests arrived on time for the party. (Davete katılan misafirlerin çoğu zamanında geldi.)
5. She wore her most expensive dress to the wedding. (Düğünde en pahalı elbisesini giydi.)
6. Most of the houses in this neighborhood are new. (Bu mahalledeki evlerin çoğu yeni.)
7. He is most likely to get the promotion. (O, terfi en çok kendisine verilecek kişi gibi görünüyor.)
8. Most people don’t like getting up early in the morning. (İnsanların çoğu sabahları erken kalkmayı sevmez.)
9. She spent most of her salary on shopping. (Maaşının çoğunu alışverişe harcadı.)
10. Most of the restaurants in this area serve Italian food. (Bu bölgedeki restoranların çoğu İtalyan yemekleri sunar.)
11. He is most famous for his role in that movie. (O, o filmdeki rolüyle en çok tanınan kişidir.)
12. Most of the traffic accidents are caused by reckless driving. (Trafik kazalarının çoğu dikkatsiz araç kullanımından kaynaklanır.)
13. She spends most of her free time reading books. (Boş zamanının çoğunu kitap okuyarak geçirir.)
14. Most people prefer to travel by car. (İnsanların

çoğu araba ile seyahat etmeyi tercih eder.)
15. This is the most beautiful sunset I’ve ever seen. (Bu gördüğüm en güzel günbatımı.)

16. Most of the time, he is very quiet. (Çoğu zaman, o çok sessizdir.)
17. She is the most talented singer in the choir. (Koroda en yetenekli şarkıcı o.)
18. Most of the employees were happy with the new policy. (Çalışanların çoğu yeni politikadan memnun kaldı.)
19. He saved most of his money for retirement. (Emeklilik için parasının çoğunu biriktirdi.)
20. Most of the books in the library are in English. (Kütüphanedeki kitapların çoğu İngilizce.)