More …..Than Ever İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

More …..Than Ever İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

More …..Than Ever İle İlgili Cümleler

Anlamı: “More … than ever” ifadesi Türkçe’de “daha önce hiç olmadığı kadar” anlamına gelir. Bu ifade, bir durumun önceden belirtilenden daha yoğun, daha büyük, daha fazla olduğunu vurgulamak için kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. More than ever, we need to find ways to protect the environment. (Çevreyi korumak için daha önce hiç olmadığı kadar yol bulmamız gerekiyor.)

  2. More than ever, people are relying on technology to stay connected. (İnsanlar, bağlantıda kalabilmek için teknolojiye hiç olmadığı kadar güveniyorlar.)

  3. More than ever, we need to focus on mental health and well-being. (Zihinsel sağlık ve iyi olmaya odaklanmamız gerektiği hiç olmadığı kadar önemlidir.)

  4. More than ever, businesses are adopting remote work policies. (İşletmeler, uzaktan çalışma politikalarını hiç olmadığı kadar benimsemektedir.)

  5. More than ever, we need to address issues of social justice and inequality. (Sosyal adalet ve eşitsizlik konularını ele almamız hiç olmadığı kadar önemlidir.)

  6. More than ever, people are recognizing the importance of physical fitness. (Fiziksel uygunluğun önemini hiç olmadığı kadar insanlar fark ediyor.)

  7. More than ever, we need to support small businesses. (Küçük işletmeleri desteklememiz hiç olmadığı kadar önemlidir.)

  8. More than ever, we need to prioritize education and access to information. (Eğitimi ve bilgiye erişimi önceliklendirmemiz hiç olmadığı kadar önemlidir.)

  9. More than ever, we need to address climate change and its effects. (İklim değişikliği ve etkileri ile ilgili olarak hiç olmadığı kadar önlem almalıyız.)

  10. More than ever, we need to focus on mental health and well-being. (Zihinsel sağlık ve iyi olmaya odaklanmamız gerektiği hiç olmadığı kadar önemlidir.)

  11. More than ever, we need to work together to find solutions to global problems. (Küresel sorunlara çö

    zümler bulmak için hiç olmadığı kadar birlikte çalışmamız gerekiyor.)

  12. More than ever, we need to listen to the voices of marginalized communities. (Marjinalleştirilmiş toplulukların seslerine hiç olmadığı kadar kulak vermeliyiz.)

  13. More than ever, we need to take action to protect endangered species. (Nesli tükenmekte olan türleri korumak için hiç olmadığı kadar harekete geçmemiz gerekiyor.)

  14. More than ever, we need to invest in renewable energy sources. (Yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapmamız hiç olmadığı kadar önemlidir.)

  15. More than ever, we need to prioritize mental health support in the workplace. (İşyerinde zihinsel sağlık desteğini önceliklendirmemiz hiç olmadığı kadar önemlidir.)

  16. More than ever, we need to promote diversity and inclusion in all areas of society. (Toplumun tüm alanlarında çeşitliliği ve dahil edilmeği teşvik etmemiz hiç olmadığı kadar önemlidir.)

  17. More than ever, we need to prioritize access to healthcare for all. (Herkesin sağlık hizmetlerine erişimini önceliklendirmemiz hiç olmadığı kadar önemlidir.)

  18. More than ever, we need to prioritize mental health support in schools. (Okullarda zihinsel sağlık desteğini önceliklendirmemiz hiç olmadığı kadar önemlidir.)

  19. More than ever, we need to support and celebrate local communities. (Yerel toplulukları desteklememiz ve kutlamamız hiç olmadığı kadar önemlidir.)

  20. More than ever, we need to prioritize funding for scientific research. (Bilimsel araştırmalar için finansmanı önceliklendirmemiz hiç olmadığı kadar önemlidir.)

Yukarıdaki örneklerde, “more … than ever” ifadesi, belirli bir durumun önceden belirtilenden daha yoğun veya daha büyük olduğunu vurgulamak için kullanılmıştır.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.