Midway İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Midway İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Midway

Midway, Türkçe’de “ortası” veya “orta nokta” anlamına gelir. Aşağıda, “Midway” kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle bulabilirsiniz.

1. Midway through the movie, I fell asleep. (Film’in ortasında uyuya kaldım.)
2. We met midway between our houses. (Evlerimizin ortasında buluştuk.)
3. The company decided to meet midway on the proposed contract. (Şirket, önerilen sözleşmede orta noktada buluşmaya karar verdi.)
4. The restaurant is located midway between the beach and the city center. (Restoran, plaj ile şehir merkezi arasında ortada bulunuyor.)
5. The runners reached the midway point of the race. (Koşucular yarışın orta noktasına ulaştılar.)
6. The concert was canceled midway through due to bad weather. (Konser, kötü hava koşulları nedeniyle ortasında iptal edildi.)
7. The negotiations were at a midway point when the disagreement arose. (Anlaşmazlık ortaya çıktığında müzakereler ortada bir noktadaydı.)
8. The city is located at the midway point between two major airports. (Şehir, iki büyük havalimanı arasındaki orta noktada yer alır.)
9. We took a break at the midway rest stop on the highway. (Otoyolun orta dinlenme noktasında mola verdik.)
10. The ship was midway across the ocean when a storm hit. (Fırtına vurduğunda gemi okyanusun ortasındaydı.)
11. The hikers rested at the midway point of the trail. (Yürüyüşçüler parkurun orta noktasında dinlendiler.)
12. The couple decided to meet midway between their hometowns for their date. (Çift, buluşmaları için evlerinin orta noktasında buluşmaya karar verdi.)
13. The road trip was midway through when the car broke down. (Araba bozulduğunda yolculuk ortasındaydı.)
14. The project was at a midway point when the team leader resigned. (T

akım lider istifa ettiğinde proje ortada kalmıştı.)
15. The book was so boring that I gave up midway through. (Kitap o kadar sıkıcıydı ki ortasında bıraktım.)

16. The basketball game was tied at the midway point. (Basketbol maçı orta noktada berabere kaldı.)
17. The road was blocked midway by a fallen tree. (Yolda devrilmiş bir ağaç nedeniyle orta noktada bloke oldu.)
18. The airline offers a midway stopover option for long flights. (Havayolu, uzun uçuşlar için orta duraklama seçeneği sunar.)
19. The company decided to split the cost midway between the two departments. (Şirket, maliyeti iki departman arasında ortada bölüşmeye karar verdi.)
20. The marathon runners were exhausted at the midway point but kept going. (Maraton koşucuları orta noktada yorgundu ama devam ettiler.)

Bu cümlelerde “midway” kelimesi, orta noktayı, orta durumu veya ikiye bölünmüş bir noktayı ifade etmek için kullanılmaktadır.