Mangle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Mangle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Mangle İle İlgili Cümleler

Anlam: Bir şeyin parçalarını karıştırarak şekil değiştirmek veya bozmak.

  1. The dog mangled the stuffed animal beyond recognition. (Köpek peluş hayvanı tanınmaz hale getirdi.)
  2. The machine mangled the metal sheet into a twisted mess. (Makine metal levhayı bir çözülmüş karışıklığa dönüştürdü.)
  3. The tornado mangled the entire town, leaving nothing standing. (Tornado tüm şehri mahvetti ve ayakta hiçbir şey bırakmadı.)
  4. The car accident mangled the front end of the vehicle. (Araç kazası aracın ön kısmını mahvetti.)
  5. The toddler mangled the puzzle pieces and couldn’t complete it. (Küçük çocuk puzzle parçalarını mahvetti ve tamamlayamadı.)
  6. The garbage disposal mangled the spoon that fell in. (Çöp öğütücüsü içine düşen kaşığı mahvetti.)
  7. The storm mangled the power lines, causing widespread outages. (Fırtına elektrik tellerini mahvetti ve geniş çaplı kesintilere neden oldu.)
  8. The bear mangled the hiker’s backpack, searching for food. (Ayi yiyecek ararken, yürüyüşçünün sırt çantasını mahvetti.)
  9. The wrestler mangled his opponent’s arm, causing a severe injury. (Güreşçi rakibinin kolunu mahvetti ve ciddi bir yaralanmaya neden oldu.)
  10. The blender mangled the fruit, creating a smoothie. (Mikser meyveyi mahvetti ve smoothie yaptı.)
  11. The printer mangled the paper, jamming it in the machine. (Yazıcı kağıdı mahvetti ve makineye sıkıştırdı.)
  12. The thief mangled the lock, trying to break into the house. (Hırsız evin içine girmeye çalışırken, kiliti mahvetti.)
  13. The dog mangled the leash, trying to escape from its owner. (Köpek sahibinden kaçmaya çalışırken, tasmayı mahvetti.)
  14. The chef mangled the chicken, making a delicious stir-fry. (Şef tavukları mahvetti ve lezzetli bir wok yemeği yaptı.)
  15. The hailstorm mangled the car’s windshield, shattering it completely. (Dolu fırtın
  1. The athlete mangled his ankle during the game, ending his season. (Sporcu oyun sırasında ayak bileğini mahvetti ve sezonunu sonlandırdı.)
  2. The child mangled the clay, trying to make a sculpture. (Çocuk heykel yapmaya çalışırken kilin yapısını mahvetti.)
  3. The storm mangled the beach, eroding the sand and changing its shape. (Fırtına sahili mahvetti, kumları aşındırarak şeklini değiştirdi.)
  4. The cat mangled the curtains, trying to climb them. (Kedi perdelere tırmanmaya çalışırken, onları mahvetti.)
  5. The worker mangled his hand in the machinery, requiring immediate medical attention. (İşçi makinede elini mahvetti ve acil tıbbi müdahale gerektirdi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.