Make A Match İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Make A Match İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

“Make A Match” İle İlgili Cümleler

“Make A Match” kelimesinin Türkçe anlamı “eşleştirme yapmak” veya “eşleştirmek” olarak açıklanabilir. Bu terim, genellikle iki veya daha fazla nesne, kişi veya bilgiyi birbirine bağlama anlamında kullanılır. İşte 20 örnek cümle:

1. Can you make a match between these two sets of data? (Bu iki veri seti arasında eşleştirme yapabilir misin?)
2. The puzzle game requires players to make a match between the colors and shapes. (Bu bulmaca oyununda oyuncuların renk ve şekiller arasında eşleştirme yapmaları gerekiyor.)
3. The recruiter will try to make a match between the candidate’s skills and the job requirements. (İşe alım uzmanı adayın becerileriyle iş gereksinimleri arasında bir eşleştirme yapmaya çalışacak.)
4. The teacher asked the students to make a match between the words and their definitions. (Öğretmen öğrencilerden kelimelerle anlamları arasında bir eşleştirme yapmalarını istedi.)
5. I couldn’t make a match between the numbers on the spreadsheet and the ones on the chart. (Tabloda bulunan sayılarla grafiğe ait olanlar arasında bir eşleştirme yapamadım.)
6. The matchmaking service aims to make a match between compatible individuals. (Eşleştirme hizmeti uyumlu kişiler arasında bir eşleştirme yapmayı amaçlıyor.)
7. The dating app uses an algorithm to make a match between users based on their preferences. (Bu arkadaşlık uygulaması, kullanıcıların tercihlerine dayanarak bir eşleştirme yapmak için bir algoritma kullanıyor.)
8. She had to make a match between the colors of her outfit and her shoes. (Kıyafetinin rengiyle ayakkabıları arasında bir eşleştirme yapmak zorundaydı.)
9. The tennis player was trying to make a match between her opponent’s serve and her return. (Tenisçi rakibinin servisiyle kendi iadesi arasında bir eşleştirme yapmaya çalışıyordu.)
10. The researcher will make a match between the participants’ responses and the study’s hypotheses. (Araştırmacı, katılımcıların yanıtlarıyla çalışmanın hipotezleri arasında bir eşleştirme yapacak.)
11. The task requires you to make a match between the images and their captions. (Bu görev, resimlerle altyazıları arasında bir eşleştirme yapmanızı gerektiriyor.)
12. The company uses a software to make a match between job seekers and available positions. (Şirket, iş arayanlarla mevcut pozisyonlar arasında bir eşleştirme yapmak için bir yazılım kullanıyor.)
13. The investor will try to make a match between the startup’s business plan and their investment strategy. (Yatırımcı, girişimin iş planıyla

yatırım stratejisi arasında bir eşleştirme yapmaya çalışacak.)
14. The museum exhibit challenges visitors to make a match between historical events and their impact on society. (Müze sergisi, ziyaretçilerin tarihi olaylarla toplum üzerindeki etkileri arasında bir eşleştirme yapmalarını zorluyor.)

15. The game show requires contestants to make a match between the celebrities and their professions. (Oyun programı yarışmacıların ünlülerle meslekleri arasında bir eşleştirme yapmalarını gerektiriyor.)
16. The student had to make a match between the author’s style and the literary period. (Öğrenci yazarın tarzıyla edebi dönem arasında bir eşleştirme yapmak zorundaydı.)
17. The language learning app helps users make a match between vocabulary words and their translations. (Dil öğrenme uygulaması, kullanıcıların kelime dağarcıklarıyla çevirileri arasında bir eşleştirme yapmalarına yardımcı olur.)
18. The art exhibit challenges visitors to make a match between the artists and their respective art movements. (Sanat sergisi, ziyaretçilerin sanatçılarla ilgili sanat hareketleri arasında bir eşleştirme yapmalarını zorluyor.)
19. The recruiter will make a match between the job candidates and the company culture. (İşe alım uzmanı, iş adaylarıyla şirket kültürü arasında bir eşleştirme yapacak.)
20. The game requires players to make a match between the animal sounds and their corresponding pictures. (Bu oyun, oyuncuların hayvan sesleriyle ilgili resimlerle arasında bir eşleştirme yapmalarını gerektiriyor.)

(Hepsini bir arada göstermek için renkli yazı kullanamadım, ama cümleler kalın ve mavi olarak belirtildi.)