
Ma’Am İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Ma’am İle İlgili Cümleler
Ma’am kelimesinin Türkçe anlamı: “Hanımefendi” anlamına gelen saygılı bir hitap şeklidir.
Örnek cümleler:
- Ma’am, would you like some tea? (Hanımefendi, çay ister misiniz?)
- Please, ma’am, can you tell me the time? (Lütfen, hanımefendi, saati söyler misiniz?)
- Ma’am, would you like to order now? (Hanımefendi, şimdi sipariş vermek ister misiniz?)
- Excuse me, ma’am, do you need any help? (Af edersiniz, hanımefendi, herhangi bir yardıma ihtiyacınız var mı?)
- Ma’am, can I assist you with your bags? (Hanımefendi, çantalarınızı taşımanıza yardımcı olabilir miyim?)
- Hello, ma’am, can I take your coat? (Merhaba, hanımefendi, montunuzu alabilir miyim?)
- Ma’am, can I get you something to eat? (Hanımefendi, size yemek getirebilir miyim?)
- Would you like me to hold the door open, ma’am? (Kapıyı açık tutmamı istiyor musunuz, hanımefendi?)
- Ma’am, I’m sorry but this area is restricted. (Hanımefendi, üzgünüm ama bu bölge sınırlıdır.)
- Ma’am, can you please lower your voice? (Hanımefendi, lütfen sesinizi kısabilir misiniz?)
- Excuse me, ma’am, can you move your car? (Afedersiniz, hanımefendi, arabayı hareket ettirebilir misiniz?)
- Ma’am, can you show me your ID please? (Hanımefendi, lütfen kimliğinizi gösterebilir misiniz?)
- I’m sorry, ma’am, but you can’t enter without a ticket. (Üzgünüm, hanımefendi, biletiniz olmadan giremezsiniz.)
- Ma’am, do you have any allergies we should be aware of? (Hanımefendi, dikkat etmemiz gereken herhangi bir alerjiniz var mı?)
- Ma’am, please be careful, the floor is wet. (Hanımefendi, lütfen dikkatli olun, yer ıslak.)
- Excuse me,
ma’am, but you can’t park your car here. (Afedersiniz, hanımefendi, burada arabayı park edemezsiniz.)
17. Ma’am, may I suggest the seafood risotto? It’s our chef’s specialty. (Hanımefendi, deniz ürünlü risotto’yu önermek isteyebilir miyim? Şefimizin özel lezzeti.)
- Ma’am, could you please fill out this form? (Hanımefendi, bu formu doldurabilir misiniz?)
- Excuse me, ma’am, you dropped your keys. (Afedersiniz, hanımefendi, anahtarlarınızı düşürdünüz.)
- Ma’am, would you like to upgrade your seat to business class? (Hanımefendi, koltuğunuzu business class’a yükseltmek istiyor musunuz?)
Türkçe Karşılıkları:
- Hanımefendi, çay ister misiniz?
- Lütfen, hanımefendi, saati söyler misiniz?
- Hanımefendi, şimdi sipariş vermek ister misiniz?
- Af edersiniz, hanımefendi, herhangi bir yardıma ihtiyacınız var mı?
- Hanımefendi, çantalarınızı taşımanıza yardımcı olabilir miyim?
- Merhaba, hanımefendi, montunuzu alabilir miyim?
- Hanımefendi, size yemek getirebilir miyim?
- Kapıyı açık tutmamı istiyor musunuz, hanımefendi?
- Hanımefendi, üzgünüm ama bu bölge sınırlıdır.
- Hanımefendi, lütfen sesinizi kısabilir misiniz?
- Afedersiniz, hanımefendi, arabayı hareket ettirebilir misiniz?
- Hanımefendi, lütfen kimliğinizi gösterebilir misiniz?
- Üzgünüm, hanımefendi, biletiniz olmadan giremezsiniz.
- Hanımefendi, dikkat etmemiz gereken herhangi bir alerjiniz var mı?
- Hanımefendi, lütfen dikkatli olun, yer ıslak.
- Afedersiniz, hanımefendi, burada arabayı park edemezsiniz.
- Hanımefendi, deniz ürünlü risotto’yu önermek isteyebilir miyim? Şefimizin özel lezzeti.
- Hanımefendi, bu formu doldurabilir misiniz?
- Afedersiniz, hanımefendi, anahtarlarınızı düşürdünüz.
- Hanımefendi, koltuğunuzu business class’a yükseltmek istiyor musunuz?
Hemen Yorum Yaz