Long For İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Long For İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Long For İle İlgili Cümleler

Long for, özlemek anlamına gelen bir phrasal verb’dir.

1. I long for the days when we used to spend our summers at the beach. (Eskiden yazları plajda geçirdiğimiz günleri özlüyorum.)

2. He longed for a life of adventure and excitement. (Macera dolu ve heyecanlı bir hayatı özledi.)

3. She longs for the love and affection of her parents. (Ebeveynlerinin sevgi ve ilgisini özlemektedir.)

4. The young couple longed for the day they could finally be together forever. (Genç çift, birlikte sonsuza kadar olabilecekleri günü özlemekteydi.)

5. After living abroad for many years, he longed for the familiarity of his home country. (Uzun yıllar yurt dışında yaşadıktan sonra, vatanının aşinalığına özlem duydu.)

6. She longed for the peace and quiet of the countryside. (Köyün huzur ve sessizliğini özlemekteydi.)

7. He longed for the day when he could retire and spend his days relaxing. (Emekli olup günlerini dinlenerek geçirebileceği günü özledi.)

8. The child longed for the toy that was just out of reach. (Ulaşamadığı oyuncakla arasında özlem duydu.)

9. She longed for the freedom to travel and explore the world. (Seyahat etme ve dünyayı keşfetme özgürlüğüne özlem duydu.)

10. The soldier longed for the day when he could return home and be with his family. (Asker, eve dönebileceği ve ailesiyle birlikte olabileceği günü özledi.)

11. She longed for the days when she could run and play without a care in the world. (Dünya umurunda olmadan koşup oynayabileceği günleri özlemekteydi.)

12. He longed for the feeling of accomplishment that came with completing a difficult task. (Zorlu bir görevi tamamlamanın verdiği başarı hissini özledi.)

13. The artist longed for the day when his work would be recognized and appreciated. (Sanatçı, eserinin takdir edilip tanınacağı günü özlemekteydi.)

    She longed for the companionship of a loyal and loving pet. (Sadık ve sevgi dolu bir evcil hayvanın arkadaşlığını özledi.)

14. He longed for the simplicity of his childhood, before the responsibilities of adulthood took over. (Yetişkinliğin sorumlulukları yerine, çocukluğunun basitliğini özledi.)

15. She longed for the day when she could finally forgive herself for past mistakes. (Geçmişteki hatalarını nihayet affedebileceği günü özledi.)

16. The couple longed for the opportunity to start a family and raise children of their own. (Aile kurup kendi çocuklarını yetiştirme fırsatını özlemekteydiler.)

17. He longed for the comfort of a warm and cozy home during the cold winter months. (Soğuk kış aylarında sıcak ve rahat bir evin konforunu özlemekteydi.)

18. She longed for the days when she could dance and express herself freely without judgment. (Yargılanmadan özgürce dans edip kendini ifade edebileceği günleri özledi.)

19. The student longed for the day when she could graduate and start her dream job. (Mezun olup hayalindeki işe başlayabileceği günü özlemekteydi.)

20. He longed for the opportunity to travel back in time and relive his favorite memories. (Favori anılarını yeniden yaşayabileceği zaman yolculuğu yapma fırsatını özledi.)

21. The athlete longed for the feeling of winning a championship and being the best. (Bir şampiyonluğu kazanmanın ve en iyisi olmanın verdiği hissi özledi.)