Leash İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Leash İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Leash Nedir?

Leash, genellikle köpeklerin kontrol altında tutulması veya yürütülmesi için kullanılan bir ip veya kayıştır.

Örnek Cümleler:

  1. I always use a leash when taking my dog for a walk. (Köpeğimi gezdirirken her zaman bir kayış kullanırım.)
  2. The leash slipped out of my hand and my dog ran away. (Kayış elimden kaydı ve köpeğim kaçtı.)
  3. You should keep your dog on a leash in public places. (Halka açık yerlerde köpeğinizi kayışla tutmalısınız.)
  4. She used a leash to control her unruly puppy. (Kötü huylu yavrusunu kontrol etmek için bir kayış kullandı.)
  5. The leash was too short for the big dog. (Kayış büyük köpek için çok kısaydı.)
  6. The leash was tangled around the tree. (Kayış ağacın etrafında dolanmıştı.)
  7. I bought a new leash for my dog at the pet store. (Evcil hayvan dükkanında köpeğim için yeni bir kayış aldım.)
  8. He held the leash tightly as the dog barked at the mailman. (Köpek postacıya havladığında kayışı sıkıca tuttu.)
  9. The leash broke and the dog ran into the street. (Kayış koptu ve köpek caddeye koştu.)
  10. She wrapped the leash around her wrist to keep a tight grip on her dog. (Köpeğini sıkıca tutmak için kayışı bileğinin etrafına sardı.)
  11. I forgot to bring the leash with me and had to carry my dog home. (Kayışı yanıma almayı unuttum ve köpeğimi eve taşımak zorunda kaldım.)
  12. The dog chewed through the leash and ran away. (Köpek kayışı kemirip kaçtı.)
  13. The leash was too heavy for the small puppy. (Kayış küçük yavru için çok ağırdı.)
  14. She attached the leash to the collar on her dog’s neck. (Köpeğinin boynundaki yaka kemeriyle kayışı bağladı.)
  15. The dog pulled on the leash, trying to run after a squirrel. (Köpek sincaba koşmaya çalışarak kayışı çekti.)
  16. He gave the leash a quick tug to get the dog’s attention. (Köpeğin dikkatini çekmek için kayışı hızlıca çekiştirdi.)
  17. The leash got caught on a branch and the dog was stuck. (Kayış bir dalın üzerine takıldı ve köpek sıkıştı.)
  18. She used a retractable leash to give her dog more freedom. (Köpeğine daha fazla özgürlük sağlamak için geri çekilebilir bir kayış kullandı.)
  19. The dog sat obediently at her feet, the leash dangling beside him. (Köpek itaatkâr bir şekilde ayaklarının yanında oturdu, kayışı yanında sarkıyordu.)
  20. The leash was too long

and the dog was able to explore the nearby bushes. (Kayış çok uzundu ve köpek yakındaki çalılıkları keşfedebildi.)

Bu örnek cümlelerle “leash” kelimesinin İngilizce kullanımını daha iyi anlayabilirsiniz.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.