Lay Low İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Lay Low İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Lay Low İle İlgili Cümleler

Türkçe Anlamı: Kendini göstermeden, sessiz ve sakin kalmak.

  1. She decided to lay low for a while after the scandal. (Skandal sonrası bir süre kendini göstermeden kalmaya karar verdi.)
  2. I prefer to lay low when I’m feeling stressed. (Stresli hissettiğimde kendimi göstermeden kalmayı tercih ederim.)
  3. The thief laid low for a few weeks after the robbery. (Hırsız, soygunun ardından birkaç hafta kendini göstermeden kaldı.)
  4. It’s better to lay low and wait for the right opportunity. (Doğru fırsatı beklemek için kendini göstermeden kalmak daha iyidir.)
  5. She decided to lay low until the media attention died down. (Medya ilgisi azalana kadar kendini göstermeden kalmaya karar verdi.)
  6. The government advised people to lay low during the pandemic. (Hükümet, salgın sırasında insanların kendilerini göstermeden kalmalarını önerdi.)
  7. He was told to lay low until the investigation was over. (Araştırma sona erene kadar kendini göstermemesi söylendi.)
  8. She preferred to lay low during the family gathering. (Aile buluşması sırasında kendini göstermeden kalmayı tercih etti.)
  9. The company decided to lay low until the economy improved. (Ekonomi düzelene kadar şirketin kendini göstermemeye karar verdi.)
  10. He decided to lay low and avoid any unnecessary attention. (Gereksiz dikkat çekmekten kaçınmak için kendini göstermeden kalmaya karar verdi.)
  11. She was advised to lay low and not draw attention to herself. (Dikkat çekmemesi ve kendini göstermemesi önerildi.)
  12. The team decided to lay low and not celebrate until they won the championship. (Şampiyonluğu kazanana kadar takım kendini göstermeden kalmaya karar verdi.)
  13. He chose to lay low and not participate in the debate. (Debatta yer almamak ve kendini göstermemeyi tercih etti.)
  14. The celebrity decided to lay low and take a break from social media. (Ünlü, sosyal medyadan bir mola vermek ve kendini göstermeden kalmak için karar verdi.)
  15. The politician chose to lay low and not make any public appearances. (Kamusal görünümler yapmamak ve kendini göstermemeyi tercih etti.)
  16. She was advised to lay low and not make any hasty decisions. (Acele kararlar almamak için kendini göstermemesi önerildi.)
  17. The company decided to lay low and not announce any new products until the market improved. (Piyasa düzelene kadar yeni ürünlerini duyurmayacaklarını açıkladılar.)
  18. He was told to lay low and not discuss the matter with anyone. (Meseleyi kimseyle tartışmaması ve kendini göstermemesi söyl
  1. She decided to lay low and focus on her studies for a while. (Bir süre kendini göstermeden kalmaya ve derslerine odaklanmaya karar verdi.)
  2. The athlete chose to lay low and recover from the injury before returning to training. (Antrenmana geri dönmek için önce sakatlıktan iyileşmek ve kendini göstermeden kalmayı tercih etti.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.