Last İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Last İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Last (Son) İle İlgili Cümleler

Last kelimesi, son anlamına gelmektedir. İşte last kelimesinin örnek cümlelerle kullanımı:

1. Last night, I watched a movie. (Dün gece bir film izledim.)
2. I saw her last week. (Geçen hafta onu gördüm.)
3. The last chapter of the book was very interesting. (Kitabın son bölümü çok ilginçti.)
4. She is my last hope. (O benim son umudum.)
5. We were the last people to leave the party. (Partiden ayrılan son insanlar bizdik.)
6. The last time I saw him was at the airport. (Onu son gördüğüm yer havaalanıydı.)
7. I bought this shirt last month. (Bu gömleği geçen ay aldım.)
8. I will last forever. (Ben sonsuza kadar süreceğim.)
9. He lasted longer than I expected. (Beklediğimden daha uzun dayandı.)
10. She lasted only a few weeks in the job. (O işte sadece birkaç hafta dayandı.)
11. He was the last person I expected to see there. (Orada görmeyi beklediğim son kişi oydu.)
12. The last train has already left. (Son tren zaten gitti.)
13. She is my last resort. (O benim son çarem.)
14. I hope this will last forever. (Umarım bu sonsuza kadar sürecek.)
15. This is the last straw. (Bu bardağı taşıran son damla.)
16. I have saved the last piece of cake for you. (Sana son parçayı pasta kalanını sakladım.)
17. The last time I visited Paris was ten years ago. (Paris’e son ziyaretim on yıl önceydi.)
18. He was last seen in the park. (En son parkta görülmüştü.)
19. The last time I checked, it was still there. (Son kontrol ettiğimde, hala oradaydı.)
20. I hope this will last a long time. (Umarım bu uzun sürecek.)

21. I need to use the restroom one last time before we leave. (Ayrılmadan önce son bir kez tuvalete gitmem gerekiyor.)
22. He was the last to arrive at the meeting. (Toplantıya varan son kişi oydu.)
23. The last thing I want to do right now is work. (Şu anda yapmak istediğim son şey çalışmak.)
24. She was the last person to leave the building. (Binaldan ayrılan son kişi oydu.)
25. This is our last chance to win the game. (Bu oyunu kazanmak için son şansımız.)
26. He lasted for ten minutes before giving up. (Pes etmeden önce on dakika dayandı.)
27. The last time I ate sushi was in Japan. (Sushi yediğim son yer Japonya idi.)
28. I want this vacation to last forever. (Bu tatilin sonsuza kadar sürmesini istiyorum.)
29. The last time I checked, the store was still open. (Son kontrol ettiğimde, mağaza hala açıktı.)
30. This is the last warning before we take action. (Bu, eyleme geçmeden önce son uyarı.)