Lamp İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Lamp İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Lamp Nedir?

Lamp kelimesi Türkçe’de “lamba” anlamına gelmektedir. Bir ışık kaynağı olarak kullanılan bir alet veya cihazdır. Lambalar, birçok farklı amaç için kullanılabilir, örneğin aydınlatma, dekorasyon veya çalışma alanı aydınlatması gibi.

Örnek Cümleler:

1. The lamp on the bedside table is perfect for reading at night. (Yatak odası masasındaki lamba gece okumaları için mükemmel.)
2. I need to buy a new lamp for my desk. (Masam için yeni bir lamba almam gerekiyor.)
3. She turned off the lamp before going to bed. (Yatmadan önce lambayı kapattı.)
4. The lamp in the living room creates a cozy atmosphere. (Salondaki lamba, sıcak bir atmosfer yaratıyor.)
5. The lampshade on the lamp is made of glass. (Lambadaki abajur camdan yapılmış.)
6. He accidentally knocked over the lamp and broke it. (Kazara lambayı devirdi ve kırdı.)
7. The lamp flickered for a moment before going out completely. (Lamba tamamen sönmeden önce bir an titredi.)
8. I love the vintage look of this lamp. (Bu lambanın retro görünümünü seviyorum.)
9. The lamp in the hallway is motion-activated. (Holdeki lamba hareket sensörlüdür.)
10. The lamp emits a soft, warm light. (Lamba yumuşak, sıcak bir ışık yayar.)
11. She put a lamp on the bookshelf to highlight her favorite books. (Favori kitaplarını vurgulamak için kitaplıkta bir lamba koydu.)
12. The lamp on the patio keeps bugs away. (Bahçedeki lamba böcekleri uzak tutar.)
13. He adjusted the angle of the lamp to better illuminate his work area. (Çalışma alanını daha iyi aydınlatmak için lambanın açısını ayarladı.)
14. The lamp was too bright, so I put in a lower-watt bulb. (Lamba çok parlaktı, bu yüzden daha düşük wattlı bir ampul taktım.)
15. She replaced the lamp’s cord because it was frayed. (Eskiyen kablosunu yenisiyle değiştirdi.)
16. The lamp’s base was made of marble. (Lambanın tabanı mermerden yapılmıştı.)
17. The lamp post on the street corner was decorated for the holidays. (Cadde köşesindeki lamba direği tatil için süslenmişti.)
18. The lamp in the dining room has a dimmer switch. (Yemek odasındaki lambanın parlaklık ayarı vardır.)
19. The lamp’s light bulb needs to be replaced. (Lambanın ampulü değiştirilmeli.)
20. He turned on the lamp to scare away the shadows in the room. (Odadaki gölgeleri korkutmak için lambayı açtı.)

Devamı:

21. The lamp was too tall for the bedside table, so she had to find a new spot for it. (Lamba yatak odası masası için çok uzundu, bu yüzden yeni bir yer bulması gerekti.)
22. The lamp in the office was energy-efficient, which saved money on the electricity bill. (Ofisteki lamba enerji tasarruflu olduğu için elektrik faturasından para tasarrufu sağladı.)
23. The lamp on the piano was adjustable, so she could direct the light where she needed it most. (Piyano üzerindeki lamba ayarlanabilir olduğu için ışığı en çok ihtiyaç duyduğu yere yönlendirebilirdi.)
24. He forgot to turn off the lamp when he left the room, so it stayed on all night. (Odanın kapısını çıkarken lambayı kapamayı unuttu, bu yüzden bütün gece açık kaldı.)
25. The lamp was a beautiful centerpiece on the dining room table. (Lamba yemek odası masasında güzel bir merkezi parçaydı.)
26. The lamp was a gift from her grandmother, so it held sentimental value. (Lamba büyükannesinden bir hediye olduğu için duygusal bir değere sahipti.)
27. The lamp was too heavy to move by herself, so she asked for help. (Lamba tek başına taşınacak kadar ağır değildi, bu yüzden yardım istedi.)
28. The lamp’s shade was made of fabric with a floral pattern. (Lambanın şapkası çiçek desenli kumaştan yapılmıştı.)
29. The lamp in the library was on a timer, so it turned off automatically at night. (Kütüphanedeki lamba bir zamanlayıcıya sahipti, bu yüzden gece otomatik olarak kapanırdı.)
30. She accidentally knocked the lamp over, but luckily it didn’t break. (Kazara lambayı devirdi, ama neyse ki kırılmadı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.