Junction İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Junction İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Junction Nedir?

Junction, kesişim veya birleşim yerini ifade eden İngilizce bir kelime olarak kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. We reached the junction where the two rivers meet. (İki nehrin birleştiği kavşağa vardık.)
  2. The car slowed down as it approached the junction. (Araba kavşağa yaklaştıkça yavaşladı.)
  3. The junction between the two highways was closed due to construction. (İki otoyol arasındaki kavşak, inşaat nedeniyle kapalıydı.)
  4. He missed the junction and had to take a U-turn. (Kavşağı kaçırdı ve geri dönüş yapmak zorunda kaldı.)
  5. There is a junction ahead, so be prepared to turn left. (Önümüzde bir kavşak var, sol dönmeye hazırlanın.)
  6. The junction was heavily congested during rush hour. (Kavşak, yoğun saatlerde yoğun trafik nedeniyle sıkışmıştı.)
  7. He was waiting at the junction for his friend to arrive. (Arkadaşının gelmesi için kavşakta bekliyordu.)
  8. The junction was decorated with colorful lights for the festival. (Kavşak, festival için renkli ışıklarla süslenmişti.)
  9. The junction was the site of a fatal accident last week. (Kavşak, geçen hafta bir ölümcül kazanın meydana geldiği yerdi.)
  10. You need to take the second turn at the junction to reach the park. (Parka ulaşmak için kavşaktaki ikinci döneme girmeniz gerekiyor.)
  11. The junction was closed for several hours due to a gas leak. (Gaz sızıntısı nedeniyle kavşak birkaç saat kapalı kaldı.)
  12. He saw his ex-girlfriend at the junction and quickly turned around. (Eski sevgilisini kavşakta gördü ve hızla geri döndü.)
  13. The junction was marked with clear signs and arrows. (Kavşak, net işaretler ve oklarla belirtilmişti.)
  14. She took the wrong turn at the junction and got lost. (Kavşakta yanlış dönüş yaptı ve kayboldu.)
  15. The junction was named after a famous politician who used to live nearby. (Kavşak, yakınında yaşayan ünlü bir siyasetçinin adıyla anılmıştı.)
  16. He waited patiently at the junction for the green light to turn on. (Yeşil ışığın yanması için kavşakta sabırla bekledi.)
  17. The junction was the busiest intersection in the city. (Kavşak, şehirdeki en yoğun kesişimdi.)
  18. He drove straight through the junction without slowing down. (Kavşaktan yavaşlamadan doğruca geçti.)
  19. The junction was surrounded by tall buildings and skyscrapers. (Kavşak, yüksek binalar ve gökdelenlerle ç

evrilmişti.)
20. The police officer directed the traffic at the junction during the power outage. (Elektrik kesintisi sırasında polis memuru trafik akışını kavşakta yönlendirdi.)

(Türkçe karşılıklar kalın ve kırmızı yazılmıştır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.