Jealous İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Jealous İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Jealous kelimesi Türkçe anlamı:

Kıskanç, kıskanmak anlamına gelir.

  1. My boyfriend is very jealous, he doesn’t like me talking to other guys. (Erkek arkadaşım çok kıskanç, başka erkeklerle konuşmamı sevmez.)
  2. She was jealous of her sister’s success. (Kardeşinin başarısından kıskandı.)
  3. He’s so jealous of his neighbor’s new car. (Komşusunun yeni arabasından çok kıskanıyor.)
  4. I’m not jealous of your new job, I’m happy for you. (Yeni işinden kıskanmıyorum, senin için seviniyorum.)
  5. He’s always been jealous of his best friend’s popularity. (En iyi arkadaşının popülerliğinden hep kıskanmıştır.)
  6. My sister is jealous of my relationship with my mom. (Kardeşim, annemle olan ilişkimden kıskanıyor.)
  7. He’s jealous of his sister’s talent in art. (Kız kardeşinin sanat yeteneğinden kıskanıyor.)
  8. I’m jealous of my friend’s trip to Hawaii. (Arkadaşımın Hawaii gezisinden kıskanıyorum.)
  9. She’s so jealous, she doesn’t even like me talking to my own family. (O kadar kıskanç ki, kendi ailemle bile konuşmama bile izin vermez.)
  10. He’s jealous of his co-worker’s promotion. (İş arkadaşının terfi etmesinden kıskanıyor.)
  11. My dog is jealous of the attention I give to my cat. (Kedime verdiğim ilgiyi kıskanıyor köpeğim.)
  12. She was jealous of her friend’s new dress. (Arkadaşının yeni elbisesinden kıskandı.)
  13. He’s so jealous that he won’t even let me have any male friends. (O kadar kıskanç ki, erkek arkadaşımın bile olmasına izin vermiyor.)
  14. I’m jealous of my friend’s musical talent. (Arkadaşımın müzik yeteneğinden kıskanıyorum.)
  15. She was jealous of her boyfriend’s ex-girlfriend. (Erkek arkadaşının eski sevgilisinden kıskandı.)
  16. He’s jealous of his friend’s success in business. (Arkadaşının iş hayatındaki başarısından kıskanıyor.)
  17. My cat is jealous of my attention to my boyfriend. (Erkek arkadaşıma verdiğim ilgiden kıskanıyor kedi.)
  18. She was jealous of her brother’s new girlfriend. (Erkek kardeşinin yeni kız arkadaşından kıskandı.)
  19. He’s so jealous that he checks my phone and emails. (O kadar kıskanç ki, telefonumu ve e-maillerimi kontrol ediyor.)
  20. I’m jealous of my friend’s fluency in Spanish. (Arkadaşımın İspanyolca’daki akıcılığından kıskanıyorum.)
  1. She’s jealous of her co-worker’s popularity among their colleagues. (İş arkadaşının diğer meslektaşları arasındaki popülerliğinden kıskanıyor.)
  2. He was jealous of his friend’s relationship with his girlfriend. (Arkadaşının kız arkadaşıyla olan ilişkisinden kıskandı.)
  3. I’m not jealous of my sister’s new car, I have my own car. (Kardeşimin yeni arabasından kıskanmıyorum, kendim de arabama sahibim.)
  4. She’s jealous of her cousin’s beauty. (Kuzeninin güzelliğinden kıskanıyor.)
  5. He’s so jealous that he won’t even let me talk to his female friends. (O kadar kıskanç ki, erkek arkadaşının diğer kadın arkadaşlarıyla bile konuşmama izin vermiyor.)
  6. I’m jealous of my friend’s ability to cook gourmet meals. (Arkadaşımın gurme yemekler pişirme yeteneğinden kıskanıyorum.)
  7. She was jealous of her colleague’s promotion. (İş arkadaşının terfi etmesinden kıskandı.)
  8. He’s jealous of his brother’s popularity on social media. (Kardeşinin sosyal medyadaki popülerliğinden kıskanıyor.)
  9. My cat is jealous of my attention to my newborn baby. (Yeni doğan bebeğime verdiğim ilgiden kıskanıyor kedi.)
  10. She was jealous of her best friend’s boyfriend. (En iyi arkadaşının erkek arkadaşından kıskandı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.