İronically İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İronically İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İronically Nedir?

Ironically kelimesi Türkçe’de “alaycı bir şekilde” anlamına gelir. Bir durum ya da olayın, beklenmedik veya ters bir sonuç doğurması durumunda kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. Ironically, the fire station burned down.

Türkçe karşılığı: İlginç bir şekilde, itfaiye istasyonu yandı.

2. He became a personal trainer but, ironically, he’s gained weight.

Türkçe karşılığı: Kişisel antrenör oldu ama, ironik bir şekilde kilo aldı.

3. Ironically, the anti-smoking campaign was sponsored by a cigarette company.

Türkçe karşılığı: İlginç bir şekilde, sigara şirketi tarafından finanse edilen anti-sigara kampanyası.

4. The vegetarian ironically had to work at a steakhouse.

Türkçe karşılığı: Vejetaryen ironik bir şekilde bir steakhouse’da çalışmak zorunda kaldı.

5. Irony of ironies, the police station was robbed.

Türkçe karşılığı: İşin ironik tarafı, polis karakolu soyuldu.

6. Ironically, the environmentalist drove a gas-guzzling SUV.

Türkçe karşılığı: İlginç bir şekilde, çevreci bir SUV’yi kullandı.

7. The CEO of the company that makes artificial sweeteners ironically has diabetes.

Türkçe karşılığı: Yapay tatlandırıcılar üreten şirketin CEO’su ironik bir şekilde diyabet hastası.

8. Ironically, the bookstore didn’t have a copy of the book on irony.

Türkçe karşılığı: İlginç bir şekilde, kitapçıda ironi üzerine bir kitap kalmamıştı.

9. The magician ironically couldn’t find his hat.

Türkçe karşılığı: Sihirbaz ironik bir şekilde şapkasını bulamadı.

10. Irony strikes again: the weatherman’s house was flooded.

Türkçe karşılığı: Ironi bir kez daha devreye girdi: hava durumu uzmanının evi sular altında kaldı.

11. Irony of ironies, the marriage counselor got divorced.

Türkçe karşılığı: İşin ironik tarafı, evlilik dan

ışmanı boşandı.

12. The comedian’s ironically serious monologue had the audience in stitches.

Türkçe karşılığı: Komedyenin ironik bir şekilde ciddi monoloğu, seyircileri kırıp geçirdi.

13. Ironically, the airline pilot was afraid of heights.

Türkçe karşılığı: İlginç bir şekilde, hava yolu pilotu yükseklik korkusu yaşıyordu.

14. The company’s slogan was “Quality is our top priority,” but ironically, their products were often defective.

Türkçe karşılığı: Şirketin sloganı “Kalite bizim önceliğimizdir” ama ironik bir şekilde, ürünleri sık sık kusurlu çıkıyordu.

15. Ironically, the crime novelist was once a detective who couldn’t solve a high-profile case.

Türkçe karşılığı: İlginç bir şekilde, suç romanı yazarı önceden yüksek profilli bir davayı çözemeyen bir dedektifti.

16. The politician’s campaign slogan was “I will fight for the little guy,” but ironically, he was a millionaire who had never worked a day in his life.

Türkçe karşılığı: Politikacının kampanya sloganı “Küçük adamlar için savaşacağım” ama ironik bir şekilde hayatında bir gün bile çalışmamış bir milyonerdi.

17. Ironically, the nutritionist was overweight.

Türkçe karşılığı: İlginç bir şekilde, beslenme uzmanı fazla kiloluydu.

18. The teacher’s ironic punishment for cheating on the test was to make the student write “I will not cheat” 100 times.

Türkçe karşılığı: Öğretmenin sınavda kopya çeken öğrenciye ironik cezası, öğrenciyi “Kopya çekmeyeceğim” cümlesini 100 kez yazdırmaktı.

19. Ironically, the police officer who patrolled the streets to prevent theft had his own car stolen.

Türkçe karşılığı: İlginç bir şekilde, hırsızlığı önlemek için sokakları devriye gezen polis memuru kendi arabasının çalınmasına maruz kaldı.

20. The chef’s ironically named “healthy” salad was loaded with bacon and cheese.

Türkçe karşılığı: Şefin ironik bir şekilde “sağlıklı” adını verdiği salatası bacon ve peynirle doluydu.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.