İnfertile İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Infertile (Çocuk sahibi olamayan)
Infertile kelimesi, bir çiftin istemelerine rağmen çocuk sahibi olamamasını ifade eder. İşte örnek cümleler:
- My friend is infertile, and she has been trying to conceive for years. (Arkadaşım çocuk sahibi olamayan birisi ve yıllardır gebe kalmaya çalışıyor.)
- Infertility affects both men and women equally. (Kısırlık hem erkekleri hem de kadınları eşit derecede etkiler.)
- She was diagnosed with infertility after trying to get pregnant for a year. (Bir yıl hamile kalmaya çalıştıktan sonra kısırlık teşhisi kondu.)
- Infertility can be caused by a variety of factors, including age, genetics, and lifestyle choices. (Kısırlık, yaş, genetik ve yaşam tarzı tercihleri de dahil olmak üzere çeşitli faktörlerden kaynaklanabilir.)
- Many couples turn to fertility treatments to help them conceive when dealing with infertility. (Kısırlıkla mücadele ederken birçok çift, gebe kalmalarına yardımcı olmak için üreme tedavilerine başvurur.)
- Infertility can cause emotional distress and strain on a relationship. (Kısırlık duygusal stres ve ilişkide gerginliğe neden olabilir.)
- There are various medical treatments available for infertility, including in vitro fertilization and intrauterine insemination. (Kısırlık için in vitro fertilizasyon ve intrauterin inseminasyon gibi çeşitli tıbbi tedaviler mevcuttur.)
- Infertility is a common problem affecting millions of couples worldwide. (Kısırlık, dünya genelinde milyonlarca çifti etkileyen yaygın bir sorundur.)
- She felt like a failure when she found out she was infertile. (Kısırlık olduğunu öğrendiğinde başarısız hissetti.)
- Infertility can be caused by hormonal imbalances, endometriosis, and other medical conditions. (Kısırlık, hormonal dengesizlikler, endometriozis ve diğer tıbbi durumlar nedeniyle olabilir.)
- He was devastated when he found out that he was infertile. (Kısırlık olduğunu öğrendiğinde mahvolmuştu.)
- Infertility is not a reflection of a person’s worth or value. (Kısırlık, bir kişinin değeri veya değerinin yansıması değildir.)
- There are support groups available for couples dealing with infertility. (Kısırlıkla başa çıkan çiftler için destek grupları mevcuttur.)
- She underwent fertility treatments for years before finally becoming pregnant. (Nihayet hamile kalmadan önce yıll
- Infertility can be a difficult and frustrating journey for many couples. (Kısırlık, birçok çift için zorlu ve hayal kırıklığı yaratan bir yolculuk olabilir.)
- He never thought he would have to deal with infertility, but life had other plans. (Kısırlıkla uğraşmak zorunda kalacağını asla düşünmemişti, ancak hayatın başka planları vardı.)
- Infertility treatments can be expensive and may not be covered by insurance. (Kısırlık tedavileri pahalı olabilir ve sigorta tarafından kapsanmayabilir.)
- She was relieved to find out that her infertility was treatable. (Kısırlığının tedavi edilebilir olduğunu öğrenmekten rahatladı.)
- Infertility can take a toll on a person’s mental health and well-being. (Kısırlık, bir kişinin zihinsel sağlığı ve refahı üzerinde etkili olabilir.)
- Despite struggling with infertility, they never gave up on their dream of having a family. (Kısırlıkla mücadele etmelerine rağmen, bir aile sahibi olma hayallerinden asla vazgeçmediler.)
Hemen Yorum Yaz