İndeed İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İndeed İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Indeed (Gerçekten, Hakikaten)

Indeed kelimesi gerçekten veya hakikaten anlamına gelir ve sıklıkla doğrulama, onaylama veya vurgulama için kullanılır.

  1. Indeed, I did see him at the party last night. (Gerçekten, dün gece partide onu gördüm.)
  2. The weather forecast indeed turned out to be accurate. (Hava tahmini gerçekten doğru çıktı.)
  3. We indeed need to improve our sales numbers this quarter. (Bu çeyrekte satış rakamlarımızı gerçekten artırmamız gerekiyor.)
  4. She is a talented singer, indeed. (Gerçekten de, o yetenekli bir şarkıcı.)
  5. I cannot believe that he is getting married, indeed. (Gerçekten de, onun evleneceğine inanamıyorum.)
  6. The company’s profits have indeed increased over the past year. (Şirketin karı geçen yıl gerçekten arttı.)
  7. I indeed saw your message but I haven’t had a chance to respond yet. (Mesajını gerçekten gördüm ama henüz cevaplamaya fırsatım olmadı.)
  8. The restaurant’s food was indeed delicious. (Restoranın yemeği gerçekten lezzetliydi.)
  9. She indeed deserves to be recognized for her hard work. (Gerçekten de, o sıkı çalışması için tanınmayı hak ediyor.)
  10. The movie was indeed as good as everyone said it would be. (Film gerçekten herkesin söylediği kadar iyiydi.)
  11. The new system has indeed made our work more efficient. (Yeni sistem gerçekten işimizi daha verimli hale getirdi.)
  12. Indeed, I agree with your assessment of the situation. (Gerçekten de, durum değerlendirmene katılıyorum.)
  13. He indeed has a way with words. (Gerçekten de, o kelime seçiminde usta.)
  14. The customer service was indeed helpful in resolving my issue. (Müşteri hizmetleri gerçekten sorunumu çözmede yardımcı oldu.)
  15. I am indeed looking forward to our vacation next week. (Gerçekten de, önümüzdeki haftaki tatilimize sabırsızlanıyorum.)
  16. The statistics indeed show a decline in sales. (İstatistikler gerçekten satışlarda bir düşüş gösteriyor.)
  17. He indeed did apologize for his behavior. (Gerçekten de, davranışı için özür diledi.)
  18. The view from the top of the mountain was indeed breathtaking. (
  1. Indeed, it is important to stay hydrated during exercise. (Gerçekten de, egzersiz sırasında hidrate olmak önemlidir.)
  2. The evidence indeed supports the conclusion that he is guilty. (Kanıtlar gerçekten suçlu olduğu sonucunu destekliyor.)

Bu örnek cümlelerde “indeed” kelimesi gerçeği doğrulamak, önemli bir noktayı vurgulamak veya bir fikir veya görüşü onaylamak için kullanılmıştır.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.