İncontinent İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İncontinent İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İncontinent Nedir?


İncontinent, genellikle idrar veya dışkı kontrolünü kaybeden kişileri ifade eden bir kelime olarak kullanılır. İdrar veya dışkı inkontinansı, özellikle yaşlılıkla birlikte sıkça görülen bir sağlık sorunudur.

Örnek Cümleler:


1. My grandmother suffers from incontinence and needs to wear adult diapers. (Büyükannem idrar kaçırma sorunu yaşıyor ve yetişkin bebek bezi kullanmak zorunda kalıyor.)
2. The incontinent patient had to be frequently changed and cleaned. (İdrar kaçıran hastanın sık sık değiştirilmesi ve temizlenmesi gerekiyordu.)
3. Jane was embarrassed when she realized she had become incontinent after giving birth. (Jane, doğumdan sonra idrar kaçırma sorunu yaşadığını fark ettiğinde utanmıştı.)
4. The nursing home provides specialized care for incontinent residents. (Huzurevi, idrar kaçıran sakinler için özel bakım sağlar.)
5. The doctor prescribed medication to help control the incontinent patient’s bladder. (Doktor, idrar kaçıran hastanın mesanesini kontrol etmeye yardımcı olacak ilaçlar reçete etti.)
6. Incontinence can be a difficult and embarrassing condition to manage. (İdrar kaçırma sorunu yönetmesi zor ve utanç verici bir durum olabilir.)
7. The incontinent dog had to wear a special diaper to prevent accidents in the house. (İdrar kaçıran köpeğin evde kazaları önlemek için özel bir bebek bezi takması gerekiyordu.)
8. Some women experience incontinence after childbirth due to weakened pelvic muscles. (Bazı kadınlar, zayıflamış pelvik kaslardan dolayı doğumdan sonra idrar kaçırma sorunu yaşarlar.)
9. The nursing staff had to be extra careful with incontinent patients to avoid skin irritation. (Hemşireler, idrar kaçıran hastalarda cilt tahrişini önlemek için ekstra dikkatli olmak zorunda kaldılar.)
10. Incontinence can be a symptom of an underlying medical condition and should be evaluated by a doctor. (İdrar kaçırma sorunu, temel bir tıbbi durumun belirtisi olabilir ve doktor tarafından değerlendirilmelidir.)
11. The incontinent child was teased by his classmates and felt ashamed. (İdrar kaçıran çocuk sınıf arkadaşları tarafından alay edildi ve utanç duydu.)
12. The nursing home staff provided incontinent patients with frequent toileting and hygiene care. (Huzurevi personeli, idrar kaçıran hastalara sık sık tuvalet ihtiyaçlarını giderme ve hijyen bakımı sağladı.)
13. Some incontinent patients require surgery to correct the problem. (Bazı idrar kaçıran hastalar, sorunu düzeltmek için ameliyat gerektirirler.)
14. The incontinent person

  1. The incontinence products industry has grown in recent years to meet the demand for solutions. (İdrar kaçırma ürünleri endüstrisi, çözümler için talebi karşılamak amacıyla son yıllarda büyüdü.)
  2. Incontinence can affect a person’s quality of life and self-esteem. (İdrar kaçırma sorunu, bir kişinin hayat kalitesini ve özsaygısını etkileyebilir.)
  3. The incontinent patient was given exercises to strengthen their pelvic muscles. (İdrar kaçıran hastaya pelvik kaslarını güçlendirmek için egzersizler verildi.)
  4. Incontinence can occur as a side effect of certain medications. (İdrar kaçırma sorunu, belirli ilaçların yan etkisi olarak ortaya çıkabilir.)
  5. The incontinent person felt isolated and afraid to socialize due to their condition. (İdrar kaçıran kişi, durumları nedeniyle izole hissetti ve sosyalleşmekten korktu.)
  6. Incontinence is not a normal part of aging and should not be ignored. (İdrar kaçırma sorunu yaşlanmanın normal bir parçası değildir ve göz ardı edilmemelidir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.