İncinerate İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
İncinerate (Fiil): Yakarak yok etmek, küllerine ayırmak
- The company plans to incinerate the hazardous waste.
(Şirket tehlikeli atıkları yakarak yok etmeyi planlıyor.) - The fire incinerated the entire building.
(Ateş binanın tamamını küllerine ayırdı.) - The government has banned incineration of certain materials.
(Hükümet belli malzemelerin yakarak yok edilmesini yasaklamıştır.) - The waste management facility has an incinerator for solid waste.
(Atık yönetim tesisinin katı atıklar için bir yakma fırını var.) - The medical waste was incinerated to prevent the spread of disease.
(Hastane atığı hastalığın yayılmasını önlemek için yakıldı.) - The forest fire incinerated acres of land.
(Orman yangını dönümlerce araziyi küllerine ayırdı.) - The city plans to incinerate the garbage to reduce landfill waste.
(Şehir çöpü azaltmak için çöpleri yakarak yok etmeyi planlıyor.) - The old documents were incinerated to protect sensitive information.
(Hassas bilgileri korumak için eski belgeler yakıldı.) - The crematorium incinerated the body to ashes.
(Krematoryum cenazeyi küllere çevirdi.) - The incineration process releases harmful gases into the atmosphere.
(Yakma işlemi zararlı gazları atmosfere salar.) - The city incinerated the confiscated drugs.
(Şehir ele geçirilen uyuşturucuları yakarak yok etti.) - The incinerator uses high temperatures to break down the waste.
(Yakma fırını atığı parçalamak için yüksek sıcaklıkları kullanır.) - The incineration of plastics releases toxic fumes.
(Plastiklerin yakılması toksik gazların salınmasına neden olur.) - The old building was incinerated to make room for a new one.
(Eski bina yıkılarak yerine yeni bir bina yapıldı.) - The incinerator needs to be properly maintained to function efficiently.
(Yakma fırınının verimli çalışması için düzgün bakım yapılması gereklidir.) - The company faced legal action for illegally incinerating waste.
(Şirket atıkları yasadışı şekilde yakarak yok ettiği için yasal işlemle karşı karşıya kaldı.) - The incineration of coal contributes to air pollution.
(Kömürün yakılması hava kirliliğine katkıda bulunur.) - The incineration of animal carcasses prevents the spread of diseases.
(Hayvan kalıntılarının yakılması hastalıkların yayılmasını önler.) - The incinerator operator monitors the temperature and emissions.
(Yakma fırını operatörü sıcaklığı ve emisyonları takip eder.) - The incinerator uses scrubbers to reduce emissions.
(Yakma fırını
‘de emisyonları azaltmak için süpürge filtreleri kullanır.)
(Türkçe)
- Şirket tehlikeli atıkları yakarak yok etmeyi planlıyor.
- Ateş binanın tamamını küllerine ayırdı.
- Hükümet belli malzemelerin yakarak yok edilmesini yasaklamıştır.
- Atık yönetim tesisinin katı atıklar için bir yakma fırını var.
- Hastane atığı hastalığın yayılmasını önlemek için yakıldı.
- Orman yangını dönümlerce araziyi küllerine ayırdı.
- Şehir çöpü azaltmak için çöpleri yakarak yok etmeyi planlıyor.
- Hassas bilgileri korumak için eski belgeler yakıldı.
- Krematoryum cenazeyi küllere çevirdi.
- Yakma işlemi zararlı gazları atmosfere salar.
- Şehir ele geçirilen uyuşturucuları yakarak yok etti.
- Yakma fırını atığı parçalamak için yüksek sıcaklıkları kullanır.
- Plastiklerin yakılması toksik gazların salınmasına neden olur.
- Eski bina yıkılarak yerine yeni bir bina yapıldı.
- Yakma fırınının verimli çalışması için düzgün bakım yapılması gereklidir.
- Şirket atıkları yasadışı şekilde yakarak yok ettiği için yasal işlemle karşı karşıya kaldı.
- Kömürün yakılması hava kirliliğine katkıda bulunur.
- Hayvan kalıntılarının yakılması hastalıkların yayılmasını önler.
- Yakma fırını operatörü sıcaklığı ve emisyonları takip eder.
- Yakma fırını süpürge filtreleri kullanarak emisyonları azaltır.
Hemen Yorum Yaz