İn With İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İn With İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

With İle İlgili Cümleler

Türkçe Anlamı: “With”, “ile” anlamına gelir. İki şeyin bir arada olmasını, birlikte hareket etmesini ya da ilişkisini ifade etmek için kullanılır.

  1. With a smile on her face, she greeted me warmly. (Yüzünde bir gülümseme ile, beni sıcak bir şekilde karşıladı.)
  2. He always goes to the gym with his friend. (Her zaman arkadaşı ile spor salonuna gider.)
  3. She decorated the room with flowers. (Oda ile çiçeklerle dekore etti.)
  4. With hard work and determination, anything is possible. (Çalışma ve kararlılık ile, her şey mümkündür.)
  5. He came to the party with his girlfriend. (Kız arkadaşı ile partiye geldi.)
  6. I can’t cook with this broken stove. (Bu bozuk ocak ile yemek yapamam.)
  7. She learned to play guitar with practice and patience. (Pratik yaparak ve sabırla gitar çalmayı öğrendi.)
  8. We watched the sunset with awe and wonder. (Hayranlık ve merak ile gün batımını izledik.)
  9. He writes his novels with a pen and paper. (Romanlarını ile kalem ve kağıtla yazar.)
  10. I prefer to study with music playing in the background. (Arka planda müzik çalarken ile çalışmayı tercih ederim.)
  11. She decided to quit her job with the support of her family. (Ailesinin desteği ile işinden ayrılmaya karar verdi.)
  12. We celebrated our anniversary with a romantic dinner. (Romantik bir yemek ile yıl dönümümüzü kutladık.)
  13. He proposed to her with a ring. (Bir yüzük ile ona evlenme teklif etti.)
  14. She communicates with her friends through social media. (Arkadaşları ile sosyal medya aracılığıyla iletişim kurar.)
  15. The movie was filmed with state-of-the-art technology. (Film ile son teknoloji kullanılarak çekildi.)
  16. She won the race with ease. (Kolaylıkla ile yarışı kazandı.)
  17. He listens to the news with interest every morning. (Her sabah ilgi ile haberleri din
  1. The chef prepared the meal with fresh ingredients. (Aşçı taze malzemeler ile yemeği hazırladı.)
  2. She traveled to Europe with her family. (Ailesi ile Avrupa’ya seyahat etti.)
  3. He solved the puzzle with logic and reasoning. (Mantık ve akıl yürütme ile bulmacayı çözdü.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.