İmpede İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Impede:
Meaning: to obstruct or hinder
- The construction work on the bridge was impeded by heavy rain. (Köprüdeki inşaat işi şiddetli yağmur nedeniyle engellendi.)
- Lack of funding impeded the progress of the project. (Finansman eksikliği proje ilerlemesini engelledi.)
- The slow internet speed impeded her ability to work efficiently. (Yavaş internet hızı onun verimli çalışma becerisini engelledi.)
- The broken elevator impeded the movement of the disabled person. (Bozuk asansör, engelli kişinin hareketini engelledi.)
- The traffic jam impeded our arrival at the airport. (Trafik sıkışıklığı havaalanına varışımızı engelledi.)
- The long line impeded our ability to get into the concert on time. (Uzun kuyruk zamanında konsere girmemizi engelledi.)
- The language barrier impeded communication between the two parties. (Dil engeli, iki taraf arasındaki iletişimi engelledi.)
- The heavy snowfall impeded the movement of vehicles on the roads. (Yoğun kar yağışı, yollardaki araçların hareketini engelledi.)
- The malfunctioning printer impeded the completion of the report. (Arızalı yazıcı, raporun tamamlanmasını engelledi.)
- The strict security measures impeded access to the building. (Sıkı güvenlik önlemleri, binaya erişimi engelledi.)
- The language barrier impeded the tourist’s ability to navigate the city. (Dil engeli turistin şehirde gezinme yeteneğini engelledi.)
- The strong winds impeded the takeoff of the airplane. (Güçlü rüzgarlar, uçağın kalkışını engelledi.)
- The protests impeded traffic flow in the city center. (Protestolar, şehir merkezindeki trafik akışını engelledi.)
- The lack of experience impeded her ability to complete the task. (Deneyim eksikliği, görevi tamamlama yeteneğini engelledi.)
- The rainy weather impeded the outdoor event. (Yağmurlu hava, açık hava etkinliğini engelledi.)
- The broken escalator impeded the movement of people in the subway. (Bozuk yürüyen merdiven, metroda insanların hareketini engelledi.)
- The company policy impeded the employee’s ability to work from home. (Şirket politikası, çalışanın evden çalışma becerisini engelledi.)
- The high cost of equipment impeded the growth of the business. (Ekipmanın yüksek maliyeti işletmenin büyümesini engelledi.)
- The language barrier impeded the exchange student’s ability to socialize with peers. (Dil engeli, değişim öğrencisinin akranlarıyla sosyalleşme yeteneğini engelledi.)
- The lack of proper training impeded the new employee’s ability to perform their job. (Yeterli eğitim eksikliği, yeni çalışan
işinin yerine getirme becerisini engelledi.)
Hemen Yorum Yaz