İmmersible İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İmmersible İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İmmersible

İmmersible, “suya batırılabilir” anlamına gelir.

  1. I bought an immersible blender for making soups and smoothies. (Ben çorbalar ve smoothie’ler yapmak için bir suya batırılabilir blender aldım.)
  2. The immersible pump stopped working after being submerged in water for too long. (Suya çok uzun süre batırıldıktan sonra suya batırılabilir pompa çalışmayı durdurdu.)
  3. The divers wore immersible suits that kept them warm in cold water. (Dalışçılar soğuk suda onları sıcak tutan suya batırılabilir kıyafetler giyiyorlardı.)
  4. The immersible heater quickly heats up water for my tea. (Suya batırılabilir ısıtıcı, çayım için suyu hızlıca ısıtır.)
  5. The immersible drone captured stunning underwater footage of marine life. (Suya batırılabilir drone, deniz yaşamının nefes kesici su altı görüntülerini yakaladı.)
  6. The immersible phone case protected my phone from water damage while swimming. (Suya batırılabilir telefon kılıfı, yüzme yaparken telefonumu su hasarından korudu.)
  7. The immersible thermometer measured the temperature of the hot tub. (Suya batırılabilir termometre, sıcak küvetin sıcaklığını ölçtü.)
  8. The immersible speaker is perfect for listening to music in the shower. (Suya batırılabilir hoparlör, duşta müzik dinlemek için mükemmeldir.)
  9. The immersible camera allowed me to take clear photos underwater. (Suya batırılabilir kamera, su altında net fotoğraflar çekmeme izin verdi.)
  10. The immersible watch is waterproof and can be worn while swimming. (Suya batırılabilir saat, su geçirmezdir ve yüzme yaparken takılabilir.)
  11. The immersible LED lights added a colorful glow to the swimming pool at night. (Suya batırılabilir LED ışıklar, gece yüzme havuzuna renkli bir ışıltı kattı.)
  12. The immersible dehumidifier helped to reduce moisture levels in the basement. (Suya batırılabilir nem alma cihazı, bodrumdaki nem seviyelerini azaltmaya yardımcı oldu.)
  13. The immersible massager can be used in the bathtub for a relaxing massage. (Suya batırılabilir masaj aleti, rahatlatıcı bir masaj için küvette kullanılabilir.)
  14. The immersible fishing rod allowed me to catch fish from the lake. (Suya batırılabilir olta, gölden balık tutmama izin verdi.)
  15. The immersible vacuum cleaner is great for cleaning up spills on the floor. (Suya batırılabilir elektrikli süpürge, yerdeki döküntüleri temizlemek için harikadır.)
  16. The immersible UV sterilizer can be used to clean water in a fish tank. (Suya batırılabilir UV sterilizatör, bir balık tankındaki suyu tem

izlemek için kullanılabilir.)
17. The immersible humidifier can add moisture to the air in a dry room. (Suya batırılabilir nemlendirici, kuru bir odadaki havaya nem ekleyebilir.)

  1. The immersible power drill can be used for drilling holes in wet or damp areas. (Suya batırılabilir güç matkabı, ıslak veya nemli alanlarda delik açmak için kullanılabilir.)
  2. The immersible tea infuser allows you to make tea with loose tea leaves. (Suya batırılabilir çay demliği, gevşek çay yapraklarıyla çay yapmanıza olanak tanır.)
  3. The immersible solar panel can be used to power water pumps in remote areas. (Suya batırılabilir güneş paneli, uzak bölgelerde su pompalarını çalıştırmak için kullanılabilir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.