Hustle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hustle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hustle Nedir?

Hustle, kelime anlamı olarak “çabalamak” ya da “çekişmek” anlamına gelir. Genellikle, işleri hızlı bir şekilde yapmak, fırsatları kaçırmamak veya başarılı olmak için büyük bir çaba sarf etmek anlamında kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. I need to hustle if I want to finish this project on time.

   (Bu projeyi zamanında bitirmek istiyorsam çabalamam gerekir.)

2. You have to hustle if you want to succeed in this business.

   (Bu işte başarılı olmak istiyorsanız çaba harcamanız gerekiyor.)

3. She’s been hustling all day to get her work done.

   (İşini bitirmek için tüm gün çaba sarf ediyor.)

4. If you want to make money in this industry, you have to hustle.

   (Bu sektörde para kazanmak istiyorsanız, çaba sarf etmeniz gerekiyor.)

5. The competition is tough, so we need to hustle to stay ahead.

   (Rekabet zorlu olduğu için önde kalmak için çaba harcamamız gerekiyor.)

6. You can’t expect success without putting in the hustle.

   (Çaba göstermeden başarı bekleyemezsiniz.)

7. He hustled to get the job done on time.

   (İşi zamanında bitirmek için çaba gösterdi.)

8. She’s a great example of someone who hustles to achieve her goals.

   (Hedeflerine ulaşmak için çaba gösteren harika bir örnek.)

9. If we want to win this game, we need to hustle.

   (Bu oyunu kazanmak istiyorsak çaba sarf etmemiz gerekiyor.)

10. He hustled to get the promotion he wanted.

    (İstediği terfiyi almak için çaba sarf etti.)

11. She hustled to get the tickets before they sold out.

    (Biletler tükenmeden önce biletleri almak için çaba sarf etti.)

12. The team hustled to finish the project before the deadline.

    (Takım, deadline’dan önce projeyi bitirmek için çaba harcadı.)

13. You have to hustle if you want to get ahead in this company.

    (Bu şirkette ilerlemek istiyorsanız, çaba sarf etmen

    iz gerekiyor.)

14. She hustled to get the funding for her startup.

    (Startup’ı için finansmanı sağlamak için çaba sarf etti.)

15. If we want to succeed, we need to hustle and work hard.

    (Başarılı olmak istiyorsak, çaba sarf etmeli ve sıkı çalışmalıyız.)

16. He’s always hustling to find new clients for his business.

    (İşletmesi için yeni müşteriler bulmak için her zaman çaba harcıyor.)

17. The athlete hustled to beat his personal best record.

    (Sporcu, kişisel en iyi derecesini geçmek için çaba harcadı.)

18. If we want to achieve our goals, we need to hustle and stay focused.

    (Hedeflerimize ulaşmak istiyorsak, çaba sarf etmeli ve odaklanmamız gerekiyor.)

19. She hustled to finish her degree while working full-time.

    (Tam zamanlı çalışırken, derecesini tamamlamak için çaba sarf etti.)

20. The musician hustled to get gigs and make a name for himself.

    (Müzisyen, konserler bulmak ve kendine bir isim yapmak için çaba sarf etti.)