Hover İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Hover İle İlgili Cümleler
Hover: Bir nesne veya yüzeyin üzerinde kaydırıcı işlemi gerçekleştirerek üzerine imlecin geçirilmesi.
- The menu items change color when you hover over them. (Menü öğeleri üzerine geldiğinizde renk değiştirir.)
- Don’t hover over the hot stove or you’ll burn yourself. (Sıcak fırının üzerinde gezinme yoksa kendini yakarsın.)
- The drone can hover in the air for several minutes. (Drone birkaç dakika boyunca havada durabilir.)
- If you hover over the link, a description will pop up. (Linkin üzerine geldiğinizde açıklama çıkacaktır.)
- She hovered nervously outside the interview room. (Mülakat odasının dışında sinirle dolaştı.)
- The helicopter hovered over the building, preparing to land. (Helikopter binanın üzerinde, iniş için hazırlanıyordu.)
- When you hover over the image, it enlarges. (Resmin üzerine geldiğinizde büyür.)
- The eagle hovered in the sky before diving down to catch its prey. (Kartal, avını yakalamadan önce havada süzüldü.)
- Don’t hover behind me, it’s distracting. (Benim arkamda süzülme, dikkatimi dağıtıyor.)
- The spaceship can hover in space for long periods of time. (Uzay gemisi uzun süreler boyunca uzayda süzülebilir.)
- When you hover over the text, a tooltip appears. (Metnin üzerine geldiğinizde bir ipucu görünür.)
- The mother bird hovered protectively over her chicks. (Anne kuş yavrularının üstünde koruyucu şekilde süzüldü.)
- You can see the details better if you hover over the image. (Resmin üzerine geldiğinizde detayları daha iyi görebilirsiniz.)
- The plane hovered over the airport before landing. (Uçak, iniş yapmadan önce havaalanının üzerinde süzüldü.)
- The bee hovered over the flower before collecting nectar. (Arı, nektar toplamadan önce çiçeğin üzerinde süzüldü.)
- If you hover over the button, a message will appear. (Düğmenin üzerine geldiğinizde bir mesaj görünecektir.)
- The dragonfly hovered over the pond before darting away. (Kırlangıç balığı göle süzüldü, ardından uçarak uçtu.)
- She hovered by the door, unsure whether to leave or stay. (Kapının yanında süzülerek, gitmek mi kalmak mı konusunda kararsızdı.)
- The balloon hovered in the air, held up by the wind. (Balon, rüzgarın etkisiyle havada süzüldü.)
- If you hover over the word, its definition will appear. (Kelimenin üzerine geldiğinizde, tanımı görünecektir.)
- The hummingbird can hover in mid-air while feeding from flowers. (Arıkuşu çiçeklerden beslenirken ortada havada süzülebilir.)
- He hovered his hand over the candle flame to feel the heat. (Alevin sıcaklığını hissetmek için mum alevinin üzerinde elini gezdirdi.)
- The kite hovered in the sky, carried by the wind. (Uçurtma rüzgarın etkisiyle havada süzüldü.)
- She hovered her cursor over the icon to see its function. (Simgeye imleci yerleştirerek işlevini görmek için süzdü.)
- The helicopter hovered over the crash site, waiting for instructions. (Helikopter, talimatları beklemek için kaza yerinin üzerinde süzüldü.)
- The butterfly hovered over the flower before landing on it. (Kelebek çiçeğin üzerinde süzüldü, sonra üzerine indi.)
- If you hover over the video, the playback controls will appear. (Video üzerinde gezinirseniz, oynatma kontrolleri görünecektir.)
- The hovercraft glided smoothly over the water. (Hovercraft su üzerinde yumuşak bir şekilde kaydı.)
- The dragon hovered in the air, ready to breathe fire. (Ejderha havada süzülerek ateş üflemeye hazırdı.)
- If you hover over the link, you can see its destination URL. (Linkin üzerine geldiğinizde, hedef URL’sini görebilirsiniz.)
Türkçe Karşılıkları:
- süzülmek, gezinmek
- yakınlaşmak, ateşe maruz kalmak
- havada süzülmek
- üzerinde gezinmek
- sinirli bir şekilde dolaşmak
- binanın üzerinde süzülmek
- büyümek, genişlemek
- havada süzülmek
- arkada süzülmek
- uzayda süzülmek
- metnin üzerinde ipucu görüntülemek
- koruyucu şekilde süzülmek
- detayları incelemek için üzerinde gezinmek
- havada süzülmek
- nektar toplamadan önce çiçeğin üzerinde süzülmek
- mesaj görüntülemek için üzerinde gezinmek
- göle süzülmek, uçarak uçmak
- kararsız bir şekilde süzülmek
- rüzgarın etkisiyle süzülmek
- kelimenin tanımını görüntülemek için üzerinde gezinmek
- ortada havada süzülmek
- alevin sıcaklığını hissetmek için üzerinde gezinmek
- rüzgarın etkisiyle havada süzülmek
- simgenin işlevini görmek için üzerinde gezinmek
- kaza yerinin üzerinde süzülmek
- çiçeğin üzerinde
Hemen Yorum Yaz