Hefty İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hefty İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hefty

Hefty, İngilizce bir sıfattır ve genellikle büyük, ağır, iri anlamlarına gelir.

Örnek cümleler:

  1. The package was so hefty that I had trouble carrying it. (Paket o kadar ağırdı ki taşıması zor oldu.)
  2. Hefty fines are imposed on those who violate traffic rules. (Trafik kurallarını ihlal edenlere ciddi para cezaları verilir.)
  3. The wrestler was a hefty man with bulging muscles. (Güreşçi, şişkin kaslara sahip iri bir adamdı.)
  4. She prepared a hefty meal for her guests. (Misafirleri için bol yemek hazırladı.)
  5. The company suffered a hefty loss due to the pandemic. (Şirket, salgın nedeniyle ciddi bir zarar gördü.)
  6. He won a hefty sum of money in the lottery. (Lotoda ciddi bir para ödülü kazandı.)
  7. The hefty workload was starting to take a toll on her health. (Ağır iş yükü sağlığına zarar vermeye başlamıştı.)
  8. The book was a hefty tome, weighing over 1,000 pages. (Kitap, 1000 sayfadan fazla olan iri bir ciltti.)
  9. The boxer threw a hefty punch at his opponent. (Boksör rakibine güçlü bir yumruk attı.)
  10. The painting was sold for a hefty price at the auction. (Tablo müzayedede ciddi bir fiyata satıldı.)
  11. The truck driver struggled to climb the hill with his hefty load. (Kamyon şoförü, ağır yüküyle tepeye çıkmakta zorlandı.)
  12. He wore a hefty coat to keep warm in the winter. (Kışın sıcak kalmak için iri bir ceket giydi.)
  13. The athlete lifted the hefty weight with ease. (Sporcu ağırlığı kolaylıkla kaldırdı.)
  14. The company offered a hefty bonus to its employees for meeting the targets. (Şirket, hedefleri karşılamak için çalışanlarına ciddi bir bonus teklif etti.)
  15. The politician made a hefty donation to the charity organization. (Politikacı hayır kurumuna ciddi bir bağış yaptı.)
  16. The dog’s hefty bark scared away the intruder. (Köpeğin güçlü havlaması hırsızı korkuttu.)
  17. She bought a hefty bouquet of flowers for her mother’s birthday. (Annesinin doğum günü için iri bir çiçek buketi satın aldı.)
  18. The construction workers lifted the hefty steel beams with a crane. (İnşaat işçileri, vinçle iri çelik kirişleri kaldırdı.)
  19. The athlete’s hefty build made him stand out in the crowd. (Sporcunun iri yapısı onu kalabalıktan öne çıkardı.)
  20. The company’s CEO received a hefty severance package upon his resignation. (Şirketin CEO’su istifası üzerine ciddi bir t

azminat paketi aldı.)

Translation:

  1. Paket o kadar ağırdı ki taşıması zor oldu.
  2. Trafik kurallarını ihlal edenlere ciddi para cezaları verilir.
  3. Güreşçi, şişkin kaslara sahip iri bir adamdı.
  4. Misafirleri için bol yemek hazırladı.
  5. Şirket, salgın nedeniyle ciddi bir zarar gördü.
  6. Lotoda ciddi bir para ödülü kazandı.
  7. Ağır iş yükü sağlığına zarar vermeye başlamıştı.
  8. Kitap, 1000 sayfadan fazla olan iri bir ciltti.
  9. Boksör rakibine güçlü bir yumruk attı.
  10. Tablo müzayedede ciddi bir fiyata satıldı.
  11. Kamyon şoförü, ağır yüküyle tepeye çıkmakta zorlandı.
  12. Kışın sıcak kalmak için iri bir ceket giydi.
  13. Sporcu ağırlığı kolaylıkla kaldırdı.
  14. Şirket, hedefleri karşılamak için çalışanlarına ciddi bir bonus teklif etti.
  15. Politikacı hayır kurumuna ciddi bir bağış yaptı.
  16. Köpeğin güçlü havlaması hırsızı korkuttu.
  17. Annesinin doğum günü için iri bir çiçek buketi satın aldı.
  18. İnşaat işçileri, vinçle iri çelik kirişleri kaldırdı.
  19. Sporcunun iri yapısı onu kalabalıktan öne çıkardı.
  20. Şirketin CEO’su istifası üzerine ciddi bir tazminat paketi aldı.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.