Heed İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Heed İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Heed İle İlgili Cümleler


Heed, İngilizce bir kelime olup, “dikkat etmek, kulak vermek” gibi anlamlara gelir. İşte İngilizce cümlelerde kullanılmış örnekler:

1.

You should heed the warning signs.

Türkçe:

Uyarı işaretlerine dikkat etmelisin.

2.

She failed to heed his advice.

Türkçe:

O, onun tavsiyesine kulak vermedi.

3.

He heeded his doctor’s advice and quit smoking.

Türkçe:

O, doktorunun tavsiyesine kulak verdi ve sigarayı bıraktı.

4.

The government should heed the concerns of the citizens.

Türkçe:

Hükümet, vatandaşların endişelerine kulak vermelidir.

5.

You should heed the traffic rules while driving.

Türkçe:

Sürüş yaparken, trafik kurallarına dikkat etmelisin.

6.

The company did not heed the warnings of its employees and suffered a loss.

Türkçe:

Şirket, çalışanlarının uyarılarına kulak asmadı ve zarar etti.

7.

The athlete heeded the coach’s advice and won the championship.

Türkçe:

Sporcu, antrenörün tavsiyesine kulak verdi ve şampiyonluğu kazandı.

8.

He heeded the voice in his head and made the right decision.

Türkçe:

O, kafasındaki sesi dinledi ve doğru kararı verdi.

9.

The government ignored the warnings of experts and the situation got worse.

Türkçe:

Hükümet, uzmanların uyarılarını dikkate almadı ve durum kötüleşti.

10.

You should heed the weather forecast before going on a trip.

Türkçe:

Bir yolculuğa çıkmadan önce hava tahminlerine dikkat etmelisin.

11.

The driver heeded the pedestrian’s signal and stopped the car.

Türkçe:

Sürücü, yayaların sinyallerine kulak verdi ve arabayı durdurdu.

12. 12.

It is important to heed the safety instructions while using electrical appliances.

Türkçe:

Elektrikli aletleri kullanırken güvenlik talimatlarına dikkat etmek önemlidir.

13.

The politician heeded the concerns of his constituents and proposed a solution.

Türkçe:

Siyasetçi, seçmenlerinin endişelerine kulak verdi ve bir çözüm önerdi.

14.

She failed to heed the warning and suffered the consequences.

Türkçe:

O, uyarıya kulak vermedi ve sonuçlarına katlandı.

15.

The company should heed the feedback from its customers and improve its products.

Türkçe:

Şirket, müşterilerinin geri bildirimlerine kulak vermeli ve ürünlerini iyileştirmelidir.

16.

He heeded the advice of his mentor and pursued his dream.

Türkçe:

O, mentorunun tavsiyesine kulak verdi ve hayallerini takip etti.

17.

The teacher heeded the needs of her students and adjusted her teaching style.

Türkçe:

Öğretmen, öğrencilerinin ihtiyaçlarına kulak verdi ve öğretim tarzını ayarladı.

18.

The company should heed the environmental concerns and adopt sustainable practices.

Türkçe:

Şirket, çevresel endişelere kulak vermeli ve sürdürülebilir uygulamalar benimsemelidir.

19.

She heeded the signs of exhaustion and took a break.

Türkçe:

O, yorgunluğun işaretlerine dikkat etti ve mola verdi.

20.

The athlete heeded the rules of the game and played fairly.

Türkçe:

Sporcu, oyun kurallarına dikkat etti ve adil oynadı.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.