Heartily İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Heartily İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Heartily Nedir?

Heartily, İngilizcede “içtenlikle, samimiyetle” gibi anlamlara gelen bir zarftır.

Örnek Cümleler:

  1. I heartily endorse this product.

    (Bu ürünü içtenlikle onaylıyorum.)

  2. She laughed heartily at the joke.

    (Şaka karşısında içtenlikle güldü.)

  3. He shook my hand heartily.

    (Benimle içtenlikle el sıkıştı.)

  4. I welcome you heartily to our home.

    (Sizi içtenlikle evimize hoş geldiniz diyoruz.)

  5. The team congratulated the coach heartily on their victory.

    (Takım, antrenörlerini zaferleri için içtenlikle tebrik etti.)

  6. He thanked us heartily for our help.

    (Yardımımız için içtenlikle bize teşekkür etti.)

  7. She hugged her friend heartily.

    (Arkadaşını içtenlikle sarıldı.)

  8. The audience applauded heartily at the end of the concert.

    (Konserin sonunda seyirci içtenlikle alkışladı.)

  9. He wished her heartily a happy birthday.

    (Doğum gününde ona içtenlikle mutluluklar diledi.)

  10. The guests ate heartily at the banquet.

    (Misafirler ziyafette içtenlikle yemek yediler.)

  11. She sang heartily along with the music.

    (Müzikle birlikte içtenlikle şarkı söyledi.)

  12. The workers cheered heartily when they heard the news.

    (İşçiler, haberleri duyduklarında içtenlikle alkışladılar.)

  13. He laughed heartily at his own joke.

    (Kendi şakasına içtenlikle güldü.)

  14. She welcomed her guests heartily to the party.

    (Partisine gelen konuklarını içtenlikle karşıladı.)

  15. The students worked heartily on their group project.

    (Öğrenciler, grup projelerinde içtenlikle çalıştılar.)

  16. He gave his wife a heartily kiss.

    (Karısına içtenlik

    ile öpücük verdi.)

  17. She expressed her gratitude heartily.

    (Teşekkürünü içtenlikle ifade etti.)

  18. The players congratulated each other heartily after the game.

    (Oyunun ardından oyuncular birbirlerini içtenlikle tebrik ettiler.)

  19. The chef cooked the meal heartily with fresh ingredients.

    (Şef, taze malzemelerle içtenlikle yemek pişirdi.)

  20. He hugged his dog heartily after being away for a month.

    (Bir ay uzak kaldıktan sonra köpeğini içtenlikle sarıldı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.