Hardwired İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hardwired İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hardwired Nedir?

Hardwired, kelime anlamı olarak “sabitlenmiş” veya “donanımsal” anlamına gelir. Bu terim, bir sistemin veya cihazın yazılım yerine fiziksel bileşenlerle çalıştığı durumlarda kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. The alarm system is hardwired into the building’s electrical system. (Alarm sistemi binanın elektrik sistemine sabitlenmiştir.)
2. The new computer has a hardwired firewall for added security. (Yeni bilgisayarın ek güvenlik için sabitlenmiş bir güvenlik duvarı vardır.)
3. The hardwired network connection provides faster internet speeds than Wi-Fi. (Sabitlenmiş ağ bağlantısı, Wi-Fi’den daha hızlı internet hızları sağlar.)
4. The hardwired control panel ensures precise temperature regulation. (Sabitlenmiş kontrol paneli, hassas sıcaklık düzenlemesini sağlar.)
5. The robot’s movements are hardwired into its programming. (Robotun hareketleri programlamasına sabitlenmiştir.)
6. The security cameras are hardwired to the building’s central monitoring system. (Güvenlik kameraları, binanın merkezi izleme sistemine sabitlenmiştir.)
7. The hardwired microphone provides clearer audio than a wireless microphone. (Sabitlenmiş mikrofon, kablosuz bir mikrofondan daha net ses sağlar.)
8. The elevator’s safety features are hardwired to prevent accidents. (Asansörün güvenlik özellikleri, kazaları önlemek için sabitlenmiştir.)
9. The hardwired GPS system in the car provides accurate location tracking. (Arabadaki sabitlenmiş GPS sistemi, doğru konum takibi sağlar.)
10. The industrial machines are hardwired to ensure proper functioning. (Endüstriyel makinelerin düzgün çalışmasını sağlamak için sabitlendi.)
11. The hardwired intercom system allows communication between different areas of the building. (Sabitlenmiş telsiz sistemi, binanın farklı bölgeleri arasında iletişim sağlar.)
12. The hardwired lighting system is controlled by a central switch. (Sabitlenmiş aydınlatma sistemi, merkezi bir anahtar tarafından kontrol edilir.)
13. The security gate’s operation is hardwired to the building’s access control system. (Güvenlik kapısının işlemi, binanın erişim kontrol sistemiyle sabitlenmiştir.)
14. The hardwired clock on the wall is always accurate. (Duvar saatindeki sabitlenmiş saat her zaman doğrudur.)
15. The hardwired printer is connected directly to the computer for faster printing. (Sabitlenmiş yazıcı, daha hızlı baskı yapmak için doğrudan bilgisayara bağlanır.)
16. The hardwired sensor detects changes in temperature and sends alerts. (Sabitlenmiş sensör, sıcaklık değişikliklerini algılar ve uyarı gönderir.)
17. The hardwired speaker system provides better sound quality than wireless speakers. (Sabitlenmiş hoparl

ar sistemi, kablosuz hoparlörlere göre daha iyi ses kalitesi sağlar.)
18. The security system’s hardwired door locks prevent unauthorized access. (Güvenlik sisteminin sabitlenmiş kapı kilitleri, izinsiz erişimi engeller.)

19. The hardwired power supply ensures a stable and consistent flow of electricity. (Sabitlenmiş güç kaynağı, istikrarlı ve tutarlı bir elektrik akışını sağlar.)
20. The hardwired backup generator automatically kicks in during power outages. (Sabitlenmiş yedek jeneratör, elektrik kesintileri sırasında otomatik olarak devreye girer.)

(Türkçe çeviriler yazıların sonunda verilmiştir.)