Harass İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Harass İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Harass kelimesinin Türkçe anlamı:

Harass kelimesi, rahatsız etmek, taciz etmek, sıkıştırmak, üzmek gibi anlamlara gelmektedir.

Örnek cümleler:

  1. She was harassed by her boss every day. (Patronu her gün onu taciz etti.)
  2. He was arrested for harassing his ex-girlfriend. (Eski kız arkadaşını rahatsız ettiği için tutuklandı.)
  3. The students were accused of harassing the new teacher. (Öğrenciler yeni öğretmeni taciz etmekle suçlandı.)
  4. The phone company harassed me with constant calls. (Telefon şirketi sürekli arayarak beni rahatsız etti.)
  5. The street vendor was harassed by the police. (Sokak satıcısı polis tarafından sıkıştırıldı.)
  6. She felt harassed by the paparazzi. (Paparazzilerin kendisini rahatsız ettiğini hissetti.)
  7. The customer complained that the salesperson was harassing him. (Müşteri satıcının kendisini taciz ettiğini şikayet etti.)
  8. The woman was harassed by a group of men on the street. (Kadın, sokakta bir grup adam tarafından taciz edildi.)
  9. The employee filed a complaint against his boss for harassment. (Çalışan patronuna karşı taciz suçlamasıyla şikayette bulundu.)
  10. She was harassed on social media by a stranger. (Bilinmeyen bir kişi tarafından sosyal medyada rahatsız edildi.)
  11. The child was being harassed by bullies at school. (Okulda zorbalar tarafından sıkıştırılıyordu.)
  12. The actress sued the magazine for harassing her with false stories. (Oyuncu dergiyi, kendisine yalan haberlerle rahatsızlık verdiği için dava etti.)
  13. The man was fired from his job for harassing a co-worker. (Adam, iş arkadaşını taciz ettiği için işinden kovuldu.)
  14. The landlord was harassing the tenant for not paying rent on time. (Ev sahibi, kirayı zamanında ödemediği için kiracıyı rahatsız ediyordu.)
  15. The woman was harassed by her ex-husband after their divorce. (Kadın, boşandıktan sonra eski kocası tarafından rahatsız edildi.)
  16. The athlete was accused of harassing a teammate. (Sporcu, takım arkadaşını taciz etmekle suçlandı.)
  17. The employee was fired for harassing customers. (Çalışan müşterileri rahatsız ettiği için işten çıkarıldı.)
  18. The man was arrested for harassing a group of women at a bar. (Adam, barda bir grup kadını taciz ettiği için tutuklandı.)
  19. The student was disciplined for harassing a teacher. (Öğrenci, öğretmeni rahatsız ettiği için disiplin cezası aldı.)
  20. The company had a strict policy against harassment in the workplace. (Şirket

çalışma ortamında tacize karşı sıkı bir politika benimsemişti.)

Türkçe karşılıklar:

  1. Patronu her gün onu taciz etti.
  2. Eski kız arkadaşını rahatsız ettiği için tutuklandı.
  3. Öğrenciler yeni öğretmeni taciz etmekle suçlandı.
  4. Telefon şirketi sürekli arayarak beni rahatsız etti.
  5. Sokak satıcısı polis tarafından sıkıştırıldı.
  6. Paparazzilerin kendisini rahatsız ettiğini hissetti.
  7. Müşteri satıcının kendisini taciz ettiğini şikayet etti.
  8. Kadın, sokakta bir grup adam tarafından taciz edildi.
  9. Çalışan patronuna karşı taciz suçlamasıyla şikayette bulundu.
  10. Bilinmeyen bir kişi tarafından sosyal medyada rahatsız edildi.
  11. Okulda zorbalar tarafından sıkıştırılıyordu.
  12. Oyuncu dergiyi, kendisine yalan haberlerle rahatsızlık verdiği için dava etti.
  13. Adam, iş arkadaşını taciz ettiği için işinden kovuldu.
  14. Ev sahibi, kirayı zamanında ödemediği için kiracıyı rahatsız ediyordu.
  15. Kadın, boşandıktan sonra eski kocası tarafından rahatsız edildi.
  16. Sporcu, takım arkadaşını taciz etmekle suçlandı.
  17. Çalışan müşterileri rahatsız ettiği için işten çıkarıldı.
  18. Adam, barda bir grup kadını taciz ettiği için tutuklandı.
  19. Öğrenci, öğretmeni rahatsız ettiği için disiplin cezası aldı.
  20. Şirket çalışma ortamında tacize karşı sıkı bir politika benimsemişti.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.