Hapless İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hapless İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hapless Nedir?

Hapless kelimesi “şanssız, talihsiz” gibi anlamlara gelir.

Örnek Cümleler:

1. She is a hapless victim of circumstance. (O, durumun talihsiz bir kurbanıdır.)
2. The hapless puppy wandered into the busy street. (Talihsiz yavru köpek yoğun trafiğe daldı.)
3. He had a hapless career in politics. (Siyasette şanssız bir kariyeri oldu.)
4. The hapless team lost once again. (Şanssız takım bir kez daha kaybetti.)
5. The hapless man lost all his savings in the stock market. (Talihsiz adam tüm birikimini borsada kaybetti.)
6. The hapless family was left homeless after the hurricane. (Talihsiz aile kasırgadan sonra evsiz kaldı.)
7. The hapless soldier was captured by the enemy. (Şanssız asker düşman tarafından esir alındı.)
8. The hapless couple’s honeymoon was ruined by bad weather. (Talihsiz çiftin balayı kötü hava nedeniyle mahvoldu.)
9. The hapless employee was fired for no reason. (Talihsiz çalışan sebepsiz yere işten çıkarıldı.)
10. The hapless traveler missed his flight due to traffic. (Şanssız gezgin trafik nedeniyle uçağı kaçırdı.)
11. The hapless student failed the exam despite studying hard. (Talihsiz öğrenci sıkı çalışmasına rağmen sınavı geçemedi.)
12. The hapless customer received a defective product. (Talihsiz müşteri kusurlu bir ürün aldı.)
13. The hapless fisherman didn’t catch anything all day. (Talihsiz balıkçı tüm gün hiçbir şey yakalayamadı.)
14. The hapless actress forgot her lines during the performance. (Talihsiz aktris performans sırasında repliklerini unuttu.)
15. The hapless motorist’s car broke down in the middle of nowhere. (Talihsiz sürücünün arabası ıssız bir yerde bozuldu.)
16. The hapless child was bullied at school. (Talihsiz çocuk okulda zorbalıkla karşılaştı.)
17. The hapless writer’s manuscript was rejected by every publisher. (Talihsiz yazarın el yazması her yayıncı tarafından reddedildi.)
18. The hapless homeowner’s house was damaged in a storm. (Talihsiz ev sahibinin evi fırtınada hasar gördü.)
19. The hapless musician’s instrument was stolen before the concert. (Talihsiz müzisyenin enstrümanı konserden önce çalındı.)
20. The hapless team’s bus broke down on the way to the game. (Talihsiz takımın otobüsü maça giderken bozuldu.)

Türkçe Karşılıklar:

1. O, durumun talihsiz bir kurbanıdır.
2. Talihsiz yavru köpek yoğun trafiğe daldı.
3. Siyasette şanssız bir kariyeri oldu.
4. Şanssız takım bir kez daha kaybetti.
5. Talihsiz adam tüm birikimini borsada kaybetti.
6. Talihsiz aile kasırgadan sonra evsiz kaldı.
7. Şanssız asker düşman tarafından esir alındı.
8. Talihsiz çiftin balayı kötü hava nedeniyle mahvoldu.
9. Talihsiz çalışan sebepsiz yere işten çıkarıldı.
10. Şanssız gezgin trafik nedeniyle uçağı kaçırdı.
11. Talihsiz öğrenci sıkı çalışmasına rağmen sınavı geçemedi.
12. Talihsiz müşteri kusurlu bir ürün aldı.
13. Talihsiz balıkçı tüm gün hiçbir şey yakalayamadı.
14. Talihsiz aktris performans sırasında repliklerini unuttu.
15. Talihsiz sürücünün arabası ıssız bir yerde bozuldu.
16. Talihsiz çocuk okulda zorbalıkla karşılaştı.
17. Talihsiz yazarın el yazması her yayıncı tarafından reddedildi.
18. Talihsiz ev sahibinin evi fırtınada hasar gördü.
19. Talihsiz müzisyenin enstrümanı konserden önce çalındı.
20. Talihsiz takımın otobüsü maça giderken bozuldu.