Handsomely İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Handsomely İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Handsomely İle İlgili Cümleler

Anlam: Yakışıklı bir şekilde, cömertçe veya bol miktarda bir şeyin verildiği veya yapıldığı anlamına gelir.

Örnek Cümleler:

  1. I paid him handsomely for his work. (Ona işi için cömertçe ödeme yaptım.)
  2. She was handsomely rewarded for her hard work. (Sıkı çalışması için bolca ödüllendirildi.)
  3. The restaurant was handsomely decorated for the wedding. (Restoran düğün için güzelce dekore edilmişti.)
  4. He was dressed handsomely in a suit and tie. (Takım elbise ve kravatla şık bir şekilde giyinmişti.)
  5. The car was selling for a handsomely high price. (Araba elden çıkarmak için yüksek bir fiyata satılıyordu.)
  6. The couple was dancing handsomely to the music. (Çift müzik eşliğinde güzelce dans ediyordu.)
  7. The company’s profits increased handsomely this year. (Şirketin karı bu yıl bolca arttı.)
  8. The actress was paid handsomely for her performance in the movie. (Aktris filmdeki performansı için cömertçe ödendi.)
  9. The hotel room was handsomely furnished with luxurious amenities. (Otel odası lüks olanaklarla güzelce döşenmişti.)
  10. The athlete was rewarded handsomely for breaking the world record. (Sporcu dünya rekorunu kırdığı için bolca ödüllendirildi.)
  11. He was handsomely dressed in his military uniform. (Askeri üniformasıyla şık bir şekilde giyinmişti.)
  12. The bride looked handsomely beautiful in her wedding dress. (Gelin, gelinlikle şık bir şekilde görünüyordu.)
  13. The company’s CEO was handsomely compensated for his leadership. (Şirketin CEO’su liderliği için cömertçe tazmin edildi.)
  14. The singer was paid handsomely for his concert performance. (Şarkıcı konser performansı için bolca ödendi.)
  15. The museum displayed a handsomely curated collection of artwork. (Müze, güzelce küratörlük edilmiş bir sanat eseri koleksiyonu sergiledi.)
  16. The building was handsomely designed with intricate details. (Bina karmaşık detaylarla güzelce tasarlandı.)
  17. She smiled handsomely at her admirers. (Hayranlarına cömertçe gülümsedi.)
  18. The football team won the championship and was handsomely rewarded. (Futbol

    takımı şampiyonluğu kazandı ve bolca ödüllendirildi.)

  19. The artist painted a handsomely realistic portrait of the model. (Sanatçı modelin gerçekçi bir portresini güzelce resmetti.)
  20. The company’s new headquarters were handsomely constructed with modern architecture. (Şirketin yeni merkezi modern mimari ile güzelce inşa edildi.)

Türkçe Karşılıklar:

  • cömertçe
  • bolca
  • güzelce dekore edilmiş
  • şık bir şekilde
  • yüksek bir fiyata
  • güzelce dans etmek
  • bolca artmak
  • cömertçe ödenen
  • lüks olanaklarla döşenmiş
  • bolca ödüllendirilen
  • şık bir şekilde giyinmiş
  • şık bir şekilde görünmek
  • cömertçe tazmin edilen
  • bolca ödenen
  • güzelce küratörlük edilmiş
  • karmaşık detaylarla güzelce tasarlanmış
  • cömertçe gülümsemek
  • bolca ödüllendirilen
  • gerçekçi bir şekilde güzelce resmetmek
  • modern mimari ile güzelce inşa edilmiş

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.