Hallway İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hallway İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hallway

Hallway, bir evin veya binanın içindeki uzun ve geniş geçit veya koridoru ifade eder.

Örnek cümleler:

1. The hallway is always so dark; we need to install more lights. (Koridor her zaman çok karanlık; daha fazla ışık taktırmamız gerekiyor.)
2. There are several doors leading off the hallway. (Koridordan çıkan birkaç kapı var.)
3. She ran down the hallway to answer the door. (Kapıyı açmak için koşarak koridordan aşağı indi.)
4. The paintings in the hallway are really beautiful. (Koridordaki resimler gerçekten güzel.)
5. The cat was hiding under the table in the hallway. (Kedi koridordaki masanın altında saklanıyordu.)
6. He slipped and fell in the hallway because of the wet floor. (Islak zemin nedeniyle koridorda kayıp düştü.)
7. The hallway was crowded with people trying to get out of the building. (Binalardan çıkmaya çalışan insanlarla dolu olan koridor.)
8. The sound of the piano echoed through the hallway. (Piyano sesi koridorda yankılandı.)
9. I left my coat on the coat rack in the hallway. (Koridordaki askıda ceketimi bıraktım.)
10. We had to move the sofa to get it through the hallway. (Koridordan geçirmek için koltuğu hareket ettirmemiz gerekti.)
11. The hallway was so long that I felt like I was walking forever. (Koridor o kadar uzundu ki sonsuza kadar yürüyormuş gibi hissettim.)
12. He tripped over the rug in the hallway and fell down. (Koridordaki kilime takıldı ve düştü.)
13. The smell of fresh flowers filled the hallway. (Taze çiçeklerin kokusu koridorda yayıldı.)
14. I like to hang pictures on the walls in the hallway. (Koridordaki duvarlara resim asmaktan hoşlanırım.)
15. The hallway was decorated with colorful balloons for the party. (Parti için renkli balonlarla dekore edilmiş olan koridor.)
16. She left her shoes in the hallway and went upstairs barefoot. (Ayakkabılarını koridorda bıraktı ve çıplak ayakla yukarı çıktı.)
17. The mirror in the hallway is perfect for a last-minute outfit check. (Koridordaki ayna son dakika kıyafet kontrolü için mükemmel.)
18. The children were playing tag in the hallway. (Çocuklar koridorda yakalamaca oynuyorlardı.)
19. I love the way the

light filters through the stained glass window in the hallway. (Cam boyama penceresinden gelen ışığın koridorda yayılmasını seviyorum.)
20. The hallway was so narrow that I had to walk sideways to get through. (Koridor o kadar dar ki geçmek için yan yürümek zorunda kaldım.)