Grey İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Grey Nedir?
Grey, gri renk anlamına gelir. Gri renk, siyah ile beyazın birleşiminden oluşan bir renktir.
Örnek Cümleler:
1. The sky was grey and cloudy today. (Bugün gökyüzü gri ve bulutluydu.)
2. She always wears grey suits to work. (İşe her zaman gri takımlar giyer.)
3. The cat’s fur was a soft shade of grey. (Kedinin tüyleri yumuşak bir gri renkteydi.)
4. The old building had grey stone walls. (Eski bina gri taş duvarlara sahipti.)
5. The hair on his head had started to turn grey. (Başındaki saçlar gri renge dönmeye başlamıştı.)
6. The elephant had a thick grey hide. (Fil kalın bir gri deriye sahipti.)
7. The winter landscape was a sea of grey. (Kış manzarası gri bir deniz gibiydi.)
8. The grey clouds signaled an impending storm. (Gri bulutlar yaklaşan bir fırtınayı işaret etti.)
9. The old man had a grey beard and deep-set wrinkles. (Yaşlı adamın gri bir sakalı ve derin kırışıklıkları vardı.)
10. The greyhound raced around the track at breakneck speed. (Greyhound pistte kırılacak gibi hızlı koştu.)
11. The grey sweater was soft and cozy. (Gri kazak yumuşak ve rahattı.)
12. The stormy sea was a dark shade of grey. (Fırtınalı deniz koyu bir gri renkteydi.)
13. The artist used a variety of shades of grey in his painting. (Sanatçı resminde çeşitli gri tonları kullandı.)
14. The city skyline was a mix of grey buildings and green trees. (Şehir silueti gri binalar ve yeşil ağaçların karışımıydı.)
15. The concrete walls were painted a dull grey color. (Beton duvarlar donuk gri bir renge boyanmıştı.)
16. The soldier’s uniform was a drab shade of grey. (Askerin üniforması sıkıcı bir gri renkteydi.)
17. The grey-haired man sat quietly on the park bench. (Gri saçlı adam park bankında sessizce oturdu.)
18. The grey tabby cat napped in the sun. (Gri çizgili kedi güneşte kestiriy
- The fog made everything look grey and hazy. (Sis her şeyi gri ve sisli gösteriyordu.)
- The stone statue had a smooth grey surface. (Taş heykelin yüzeyi pürüzsüz griydi.)
Hemen Yorum Yaz