Gift İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Gift İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Gift kelimesinin Türkçe Anlamı:

Hediye, armağan

Örnek Cümleler:

1. I received a gift from my friend on my birthday. (Doğum günümde arkadaşımdan hediye aldım.)
2. She wrapped the gift in colorful paper. (Hediyei renkli kağıda sardı.)
3. He bought a gift for his girlfriend. (Kız arkadaşı için bir hediye satın aldı.)
4. They gave me a gift certificate for my favorite restaurant. (En sevdiğim restoran için bir hediye çeki verdiler.)
5. The gift shop has a variety of unique items. (Hediye dükkanında birçok benzersiz öğe var.)
6. I always enjoy giving gifts more than receiving them. (Hediye vermek, onları almakdan daha çok zevk alırım.)
7. The company gave its employees a holiday gift. (Şirket, çalışanlarına bir tatil hediyesi verdi.)
8. She handmade a gift for her best friend. (En iyi arkadaşı için bir hediye el yapımı yaptı.)
9. The bride and groom exchanged gifts before the wedding. (Gelin ve damat, düğünden önce birbirlerine hediye değiştirdiler.)
10. My aunt always gives me the best gifts. (Teyzem bana her zaman en iyi hediyeleri verir.)
11. He spent hours searching for the perfect gift for his sister. (Kız kardeşi için mükemmel bir hediye aramak için saatler harcadı.)
12. The gift of time is priceless. (Zamanın hediyesi paha biçilmezdir.)
13. They donated a gift to the children’s hospital. (Çocuk hastanesine bir hediye bağışladılar.)
14. The gift of forgiveness can be life-changing. (Affetmenin hediyesi hayat değiştirici olabilir.)
15. She always gives thoughtful gifts that show she cares. (Her zaman, sevgisini gösteren düşünceli hediyeler verir.)
16. He didn’t need a gift to know she loved him. (Onu sevdiğini bilmek için bir hediye gerekmedi.)
17. The surprise gift made her day. (Sürpriz hediye, onun gününü yaptı.)
18. The couple exchanged heartfelt gifts on their anniversary. (Çift, yıldönümlerinde samimi hediyeler verdi.)
19. The gift of knowledge is the greatest gift of all. (Bilginin hediyesi, tüm hediyelerin en büyüğüdür.)
20. I forgot to bring a gift to the party, so I made a homemade card. (Partiye bir hediye getirmeyi unuttum, bu yüzden ev yapımı bir kart yaptım.)

Türkçe Karşılıklar:

1. Doğum günümde arkadaşımdan hediye aldım.
2. Hediyei renkli kağıda sardı.
3. Kız arkadaşı için bir hediye satın aldı.
4. En sevdiğim restoran için bir hediye çeki verdiler.
5. Hediye dükkanında birçok benzersiz öğe var.
6. Hediye vermek, onları almakdan daha çok zevk alırım.
7. Şirket, çalışanlarına bir tatil hediyesi verdi.
8. En iyi arkadaşı için bir hediye el yapımı yaptı.
9. Gelin ve damat, düğünden önce birbirlerine hediye değiştirdiler.
10. Teyzem bana her zaman en iyi hediyeleri verir.
11. Kız kardeşi için mükemmel bir hediye aramak için saatler harcadı.
12. Zamanın hediyesi paha biçilmezdir.
13. Çocuk hastanesine bir hediye bağışladılar.
14. Affetmenin hediyesi hayat değiştirici olabilir.
15. Her zaman, sevgisini gösteren düşünceli hediyeler verir.
16. Onu sevdiğini bilmek için bir hediye gerekmedi.
17. Sürpriz hediye, onun gününü yaptı.
18. Çift, yıldönümlerinde samimi hediyeler verdi.
19. Bilginin hediyesi, tüm hediyelerin en büyüğüdür.
20. Partiye bir hediye getirmeyi unuttum, bu yüzden ev yapımı bir kart yaptım.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.