Annoyer İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Annoyer İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Annoy (Sıkmak, rahatsız etmek) İle İlgili Cümleler

Annoy kelimesi, birinin veya bir şeyin sürekli olarak sıkılmasına veya rahatsız edilmesine neden olmak anlamına gelir. İşte Annoy kelimesinin kullanıldığı örnek cümleler:

1. She always finds a way to annoy me. (O, beni her zaman sıkmak için bir yol bulur.)
2. The sound of the dog barking annoyed the neighbors. (Köpeğin havlaması komşuları rahatsız etti.)
3. My little brother loves to annoy me when I’m studying. (Küçük kardeşim ben ders çalışırken beni rahatsız etmekten hoşlanır.)
4. It really annoys me when people talk during the movie. (Film izlerken insanların konuşması beni gerçekten rahatsız eder.)
5. The constant beeping of the car alarm annoyed the whole neighborhood. (Arabanın alarmının sürekli çalması bütün mahalleyi rahatsız etti.)
6. Please stop trying to annoy your sister. (Lütfen kız kardeşini rahatsız etmeye çalışmayı bırak.)
7. His bad attitude really annoys me. (Onun kötü tavrı beni gerçekten rahatsız eder.)
8. The buzzing sound of the fly annoyed me while I was trying to sleep. (Uyumaya çalışırken sineğin uğultusu beni rahatsız etti.)
9. The repetitive sound of the clock ticking can be really annoying. (Saat tik taklarındaki tekrarlayan ses gerçekten sinir bozucu olabilir.)
10. She annoys everyone with her constant complaining. (Sürekli şikayet etmesiyle herkesi rahatsız eder.)
11. I didn’t mean to annoy you with my questions. (Sorularımla seni rahatsız etmek istemedim.)
12. It’s important not to let little things annoy you. (Küçük şeylerin seni rahatsız etmesine izin vermemek önemlidir.)
13. The music from the party next door was really annoying. (Komşu partisinden gelen müzik gerçekten sinir bozucuydu.)
14. The way he chews his food loudly really annoys me. (Yüksek sesle yemek çiğnemesi gerçekten beni rahatsız ediyor.)
15. Please don’t annoy the other passengers on the train. (Lütfen trendeki diğer yolcuları rahatsız etmeyin.)
16. The constant interruptions during the meeting were very annoying. (Toplantı sırasındaki sürekli kesintiler çok sinir bozucuydu.)
17. I’m sorry if I’m annoying you with my questions. (Sorularımla seni rahatsız ediyorsam üzgünüm.)
18. The way he taps his foot constantly is really annoying. (Sürekli ayak parmaklarıyla tıkırtı çıkarması gerçekten sinir bozucu.)
19. Don’t let someone

20. The constant phone notifications can be very annoying when you’re trying to focus on something else. (Sürekli telefon bildirimleri, başka bir şeye odaklanmaya çalışırken çok sinir bozucu olabilir.)

Bu cümlelerde Annoy kelimesi, bir kişinin veya bir şeyin diğerlerini rahatsız etmesini veya sinir bozucu bir davranışta bulunmasını ifade eder. Bu kelime sık sık, bir kişinin sürekli olarak başka bir kişiyi rahatsız etmesiyle ilgili durumlarda kullanılır.