Gainfully İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Gainfully İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Gainfully Nedir?

Gainfully kelimesi, kazançlı veya verimli bir şekilde çalışmak anlamına gelir. Bu kelime, genellikle bir iş ya da meslek sahibi olan kişilerin çalışmalarını ifade etmek için kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. She’s been gainfully employed for over a decade now. (O, on yılı aşkın bir süredir kazançlı bir şekilde çalışıyor.)
  2. The company provides gainful employment for many people in the community. (Şirket, topluluktaki birçok kişiye kazançlı bir iş imkanı sunar.)
  3. I want to use my skills gainfully and contribute to society. (Becerilerimi kazançlı bir şekilde kullanmak ve topluma katkıda bulunmak istiyorum.)
  4. He’s been trying to find gainful employment since he graduated from college. (Üniversiteden mezun olduktan beri kazançlı bir iş bulmaya çalışıyor.)
  5. She hopes to make gainful use of her time during her summer vacation. (Yaz tatili boyunca vaktini kazançlı bir şekilde değerlendirmeyi umuyor.)
  6. The government is encouraging people to seek gainful employment instead of relying on welfare. (Hükümet, insanları yardım yerine kazançlı bir iş aramaya teşvik ediyor.)
  7. He’s been gainfully self-employed for several years now. (O, birkaç yıldır kazançlı bir şekilde kendi işini yapıyor.)
  8. The new job provides more gainful opportunities for career advancement. (Yeni iş, kariyer ilerlemesi için daha fazla kazançlı fırsatlar sunar.)
  9. She’s grateful for the gainful employment that has allowed her to support her family. (Ailesine destek olmasına izin veren kazançlı iş için minnettar.)
  10. The company is committed to providing gainful employment opportunities to people from all backgrounds. (Şirket, tüm arka planlardan gelen insanlara kazançlı iş imkanları sunmaya kararlı.)
  11. He’s been gainfully engaged in a new project that he’s passionate about. (Tutkulu olduğu yeni bir projede kazançlı bir şekilde meşgul oldu.)
  12. The program is designed to help participants find gainful employment and build their skills. (Program, katılımcıların kazançlı bir iş bulmalarına ve becerilerini geliştirmelerine yardımcı olmak için tasarlandı.)
  13. She’s been gainfully utilizing her talents to start her own business. (Kendi işini kurmak için yeteneklerini kazançlı bir şekilde kullanıyor.)
  14. The internship provided gainful experience for the students to apply in their future careers. (Stajyerlik, öğrencilerin gelecekteki kariyerlerinde uygulayabilecekleri kazançlı bir deneyim sağladı.)
  15. He believes that everyone deserves the opportunity for gainful employment and economic stability. (Herkesin kazançlı bir iş ve ekonomik istikrar için fırsatı hak ettiğine inanıyor.)
  16. She’s been

gainfully volunteering at the local hospital, using her medical skills to help others. (Yerel hastanede kazançlı bir şekilde gönüllü olarak çalışarak, tıbbi becerilerini diğerlerine yardımcı olmak için kullanıyor.)
17. The company provides gainful training programs for employees to improve their skills. (Şirket, çalışanların becerilerini geliştirmelerine yardımcı olmak için kazançlı eğitim programları sağlar.)

  1. He’s been working gainfully as a freelancer, taking on various projects to make a living. (Serbest çalışan olarak kazançlı bir şekilde çalışarak, geçimini sağlamak için çeşitli projeler üstleniyor.)
  2. The organization aims to create gainful opportunities for disadvantaged groups in the community. (Organizasyon, toplumda dezavantajlı gruplar için kazançlı fırsatlar yaratmayı amaçlıyor.)
  3. She’s excited to start her new job and begin her gainful career in the field she’s passionate about. (Yeni işine başlamak ve tutkulu olduğu alanda kazançlı bir kariyere başlamak için heyecanlı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.