Frigate İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Frigate İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Frigate Nedir?


Frigate İngilizce bir kelime olup, Türkçe’de “firkateyn” olarak kullanılır. Frigate, çoğunlukla savaş gemileri sınıfında olan, hızlı ve manevra kabiliyeti yüksek gemilere verilen isimdir.

Örnek Cümleler:


1. The frigate sailed into the harbor with great speed. (Firkateyn büyük bir hızla limana girdi.)
2. The frigate was equipped with powerful weapons. (Firkateyn güçlü silahlarla donatıldı.)
3. The frigate was sent to patrol the coastline. (Firkateyn sahil hattını devriye gezmek için gönderildi.)
4. The frigate’s crew worked tirelessly to maintain the ship. (Firkateynin mürettebatı gemiyi korumak için yorulmadan çalıştı.)
5. The frigate was a key player in the navy’s operations. (Firkateyn donanmanın operasyonlarında önemli bir rol oynadı.)
6. The frigate’s captain was a seasoned veteran. (Firkateynin kaptanı tecrübeli bir gaziydi.)
7. The frigate was hit by a torpedo during the battle. (Firkateyn savaş sırasında bir torpido ile vuruldu.)
8. The frigate’s engines were powerful enough to reach high speeds. (Firkateynin motorları yüksek hızlara ulaşacak kadar güçlüydü.)
9. The frigate’s radar system detected enemy ships in the area. (Firkateynin radar sistemi bölgedeki düşman gemilerini tespit etti.)
10. The frigate’s crew successfully repelled the pirate attack. (Firkateynin mürettebatı korsan saldırısını başarıyla püskürttü.)
11. The frigate was a symbol of the country’s naval power. (Firkateyn ülkenin deniz gücünün bir sembolüydü.)
12. The frigate’s design allowed it to operate in rough seas. (Firkateynin tasarımı onun sert denizlerde çalışmasına izin verdi.)
13. The frigate’s flag flew proudly in the breeze. (Firkateynin bayrağı rüzgarın esintisiyle gururla dalgalanıyordu.)
14. The frigate’s crew was well-trained and disciplined. (Firkateynin mürettebatı iyi eğitilmiş ve disiplinliydi.)
15. The frigate was used for both military and humanitarian missions. (Firkateyn hem askeri hem de insani görevler için kullanıldı.)
16. The frigate’s cannons fired with thunderous force. (Firkateynin topları güçlü bir şekilde ateşlendi.)
17. The frigate’s hull was reinforced to withstand enemy fire. (Firkateynin gövdesi düşman ateşine dayanacak şekilde güçlendirildi.)
18. The frigate’s mission was to escort a convoy of merchant ships. (Firkateynin görevi ticaret gemileri

konvoyunu korumaktı.)
19. The frigate’s crew celebrated their successful mission with a feast. (Firkateynin mürettebatı başarılı görevlerini bir ziyafetle kutladı.)

  1. The frigate’s arrival was greeted with cheers and applause. (Firkateynin gelişi alkışlar ve sevinç çığlıklarıyla karşılandı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.