Prevent İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Prevent İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Prevent İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Prevent, engellemek anlamına gelir. Bu kelime, bir eylemin veya olayın gerçekleşmesini önceden engellemek için kullanılır. Ayrıca, bir hastalığın veya problemin oluşmasını önlemek için de kullanılabilir.

İşte prevent kelimesi ile oluşturulmuş 20 örnek cümle:

1. The government has taken measures to prevent the spread of COVID-19. (Hükümet, COVID-19’un yayılmasını önlemek için önlemler aldı.)
2. Regular exercise can help prevent heart disease. (Düzenli egzersiz kalp hastalığını önlemeye yardımcı olabilir.)
3. The police are trying to prevent crime in the area. (Polis, bölgede suçları önlemeye çalışıyor.)
4. Wearing a seatbelt can prevent serious injuries in a car accident. (Emniyet kemeri takmak araba kazasında ciddi yaralanmaların önlenmesine yardımcı olabilir.)
5. The company has implemented new security measures to prevent cyber attacks. (Şirket, siber saldırıları önlemek için yeni güvenlik önlemleri uygulamıştır.)
6. Vaccination is a way to prevent certain diseases. (Aşılanma, belirli hastalıkları önlemenin bir yoludur.)
7. Eating a healthy diet can prevent many health problems. (Sağlıklı beslenme, birçok sağlık sorununu önlemeye yardımcı olabilir.)
8. The teacher tried to prevent cheating during the exam. (Öğretmen, sınav sırasında kopya çekmeyi önlemeye çalıştı.)
9. Taking breaks during work can prevent burnout. (İş sırasında ara vermek, tükenmişliği önlemeye yardımcı olabilir.)
10. Drinking water can help prevent dehydration. (Su içmek, dehidrasyonu önlemeye yardımcı olabilir.)
11. The security guard prevented the thief from stealing anything. (Güvenlik görevlisi, hırsızın bir şey çalmasını engelledi.)
12. Proper hygiene can prevent the spread of germs. (Uygun hijyen, mikropların yayılmasını önleyebilir.)
13. The new regulations aim to prevent pollution in the river. (Yeni düzenlemeler, nehirden kirliliği önlemeyi amaçlamaktadır.)
14. The doctor recommended preventive measures to avoid future health problems. (Doktor, gelecekteki sağlık sorunlarını önlemek için önleyici tedbirler önerdi.)
15. The construction workers were wearing hard hats to prevent head injuries. (İnşaat işçileri, baş yaralanmalarını önlemek için sert şapka takıyorlardı.)
16. Regular dental check-ups can prevent tooth decay. (Düzenli diş kontrolleri, diş çürümelerini önlemeye yardımcı olabilir.)
17. The government is taking steps to prevent climate change. (Hükü

met, iklim değişikliğini önlemek için adımlar atıyor.)
18. Using sunscreen can prevent sunburn and skin cancer. (Güneş kremi kullanmak, güneş yanıklarını ve cilt kanserini önlemeye yardımcı olabilir.)

19. The fire department works to prevent fires and respond quickly when they do occur. (İtfaiye, yangınları önlemek ve oluştuğunda hızlıca müdahale etmek için çalışır.)
20. Following traffic rules can prevent accidents on the road. (Trafik kurallarına uymak, yolda kazaların önlenmesine yardımcı olabilir.)

Bu örnek cümlelerde prevent kelimesi, farklı durum ve konularda kullanılmıştır. Önlem almak, korunmak veya bir şeyin olmasını engellemek için kullanılan prevent kelimesi, İngilizce cümlelerde sıklıkla kullanılan bir fiildir.